Kibris: Her yol taksime çikar..
23 Aralik 2006 Ege CANSEN ecansen@hurriyet.com.tr
Her yol taksime çikar
KONUMUZ Kibris.
Kibris sorunu, Türkiye ile Yunanistan arasinda bir sinir ihtiláfidir. Bugünkü Türkiye Cumhuriyeti’nin sinirlari çizilirken, Kibris, Ingiltere’nin yönetimindeydi. Dolayisiyla ada, Türkiye’nin mi, Yunanistan’in mi sinirlari içinde kalacak tartismasi yapilmadi. Vakta ki Ingiltere, II. Dünya Harbi’nden sonra, müstemlekelerini birer birer kaybetmeye basladi, Kibris’taki hükümranliginin da sonunun geldigi belli oldu. Hatta Ingiltere’nin adadaki egemenligine, kendine en uygun biçimde kendi eliyle son verecegi bile anlasildi. Bunun üzerine Kibris’li Yunanlilar, yani Rumlar, görüntüde Ingiltere’den bagimsiz olmak, aslinda adayi herhangi bir sekilde Türklerle paylasmamak için EOKA adli bir silahli bir örgüt kurdular. EOKA’nin amaci, Türklügün kökünü Kibris’tan kazimakti. Girit ne kadar Yunan ise, Rodos ne kadar Yunan ise, Kibris da o kadar Yunan’di. Ben de Yunanli olsam böyle düsünebilirdim. Nitekim, bu stratejik hedeflerini de dünya áleme ilán ettiler: ENOSIS. Anlami, ilhakti; yáni adanin tümünün Yunanistan’a baglanmasi. Buna karsi biz de stratejik hedefimizi ilán ettik: TAKSIM. Yani adanin, Trakya’da oldugu gibi, Türkiye ile Yunanistan arasinda paylasilmasi.
* * *
1950’den itibaren Kibrisli ve Yunanistanli Rumlar enosisi, Türkiyeli ve Kibrisli Türkler de taksimi gerçeklestirmek için her seyi yapti. Her olayi vesile etti ve kendi hedefine dogru adim adim ilerledi. Bu dönemde Yunanlilar, Türklerden daha fazla yol aldi. Usta politikaci Kibris Cumhurbaskani Papaz Makarios isleri yoluna koymustu. Kibris’ta Türk varliginin sona ermesi artik sadece zaman meselesi haline gelmisti. 1974 yilinda bazi aceleci Yunanlilar, sartlarin enosis için olgunlastigi kanaatine varip, Kibris’ta düzmece bir hükümet darbesi yapti. Makarios’u devirdi ve adanin Yunanistan’a baglandigini ilán etti. Bunun üzerine davasini kaybetmek üzere olan ve çoktandir Yunanlilarin bir hata yapmasini bekleyen Türkiye, son sansini kullanip, askeri müdahaleyle adayi fiilen böldü.
* * *
Pek tabii ne Yunanlilar ne de onlarin destekçisi olan Avrupa ve Amerika bizim bu askeri harekátimizi onaylamadi. Kuvvet yoluyla toprak kazanmaya hosgörü gösterilemez; bir defa buna izin verilirse, Dünyanin birçok yerinde benzeri emrivakiler yasanir dediler. Türkiye’ye amgargo koydular. Nasil olsa Türkler kisa zamanda Kuzey Kibris’i tasiyamaz hale gelir diye pusuya yattilar. Bolca yapilan Kibris baris görüsmelerinde Rumlar, enosisi; Türkler, taksimi dayattigi için anlasma olmadi. Gerisi láfigüzaftir. Ancak geçen 32 yil içinde taksim tezi de-facto olarak varligini sürdürdü. Baslangiçta taksime kesinlikle karsi olan Rumlar bile "taksim" fikrine zamanla alisti. O kadar alistilar ki, adanin tekrar birlestirilmesini öngören Annan plánina hayir dediler. Kibris’ta çok hiyarca isler yapmasina ragmen, bu olay Türk devletinin bir dis politika zaferidir.
Bundan sonra ortaya çikmasi mümkün çözümlerin anafikri "taksim" olmaya mahkumdur. Sorun, enosis mi, taksim mi olmaktan çikmistir. Sorun "taksim, ama nasil bir taksim" haline dönüsmüstür. Türklerle, Rumlar adada içiçe degil, yanyana sonsuza kadar baris içinde yasayabilir. Hayatin gerçegi budur. Mesele dönüp dolasip aslina, yáni "sinir çizilmesi"ne rücû etmistir. Bu sinirin, bugünkü sinir olamayacagi açiktir. Bu da hayatin bir diger gerçegidir.
Son Söz: Çözülmüsü çözmeye çalismak, sorun yaratmaktir.
|