YUNANISTAN DISISLERI BAKANININ BATI TRAKYA ZIYARETI
09 Subat 2007
BASIN AÇIKLAMASI BATI TRAKYA TÜRKLERI DAYANISMA DERNEGI
YUNANISTAN DISISLERI BAKANININ
BATI TRAKYA ZIYARETI
5-7 Subat 2007 tarihlerinde Bati Trakya’yi ziyaret eden Yunanistan Disisleri Bakani Sayin Dora Bakoyani, Basbakan Karamanlis adina yaptigini belirttigi ziyarette, iyilestirme paketi olarak adlandirilan açiklamalarinda klasik yaklasim disinda yeni bir seyler olmadigini görmek biz Bati Trakya Türklerini sasirtmamistir.
Kamuda ise alimlarda azinlik lehine % 0.5 kontenjan uygulanacaginin, vakiflarin idare heyetlerinin seçim ile isbasina gelmesi yönteminin tekrar uygulamaya konulacaginin açiklanmasinin disinda genel anlamda hükümetin azinlik politikasinda degisiklik olmadigini göstermistir.
Müftülerle ilgili mevcut uygulamanin devam edecegini açiklamasi ve müftülerin yargilama yetkilerini kullandiklari müddetçe de uygulamanin sürecegini açiklamasi, mevcut yasalarin geçerli oldugunu söylemesi, Lozan antlasmasina, 1913 Atina Antlasmasina, din ve inanç özgürlügüne, AB’nin temel insan haklari normlarina aykiri bir yaklasim olarak degerlendirilmistir.
Dora Bakoyani açiklamalarinda 240 din adaminin Dimetoka, Gümülcine, Iskeçe müftülüklerinde maaslari devlet tarafindan ödenerek görevlendirileceklerini açiklamasi açikça Lozan antlasmasini tanimadiklari anlamina gelmektedir. Müslüman bir din adaminin hristiyan bir yetkili tarafindan atanmasi örnegi dünyanin hiçbir ülkesinde yoktur.
Yine Iskeçe’de, Lozan Antlasmasina aykiri olarak açilan ve faaliyet gösteren devlet okullarini ziyaret edip, azinlik okullarinin olumsuz sartlarini görmezden gelip bu okullarin bölge insani için yeterli oldugunu açiklamasini iyi niyetten uzak olarak degerlendirmekteyiz.
Bir insanlik ayibi ve etnik arindirma politikasinin uygulamasi sonucu Yunan vatandaslik yasasinin 19. maddesine göre vatandasliklarini kaybeden 60.004 kisinin sorununun Yunanistan da yasayan 59 haymatlosun vatandasliklarinin iadesi ile bitmis oldugu ifadesi ve Yunanistan disinda yasayan 19. madde magdurlarinin sorununun çözümünün hükümetin gündeminde olmadigini açiklamasi sorunlarin çözümü için iyi niyetten uzak yaklasim oldugunu görmek Bati Trakya Türkleri için sürpriz olmamistir.
2007 yilinda yapilacak seçimlere yatirim olarak degerlendirdigimiz bu gezide fita giyip, Balkan Böregi yiyerek, cami ziyaret edip, çocuklari severek bölge insaninin sorunlarinin çözümlenemeyecegi ve Bati Trakya Türk azinliginin gönüllerinin fethedilemeyecegi kabul edilmelidir.
Bati Trakya Türk Azinligi’nin sorunlarina gerçekten çözüm üretilmek isteniyorsa son bölge ziyareti vesilesiyle gündeme gelen konularda;
Dini özerkligimizin temsilcisi olan halkin seçtigi müftüler taninmali, Hristiyan bir valinin Müslümanlari yönetecek müftüyü ve din adamlarini atamasi uygulamasi inadindan vazgeçilmeli, Vakiflar ile ilgili düzenleme yapilirken yillardan beri kullandirilmayan vakif idarecilerimizi seçme hakkimizin verilecegi lütuf gibi sunulmamali, yeni düzenleme yapilirken yönetimlerin belli olmadigi karanlik dönemlerde el degistiren, kamulastirilan vakif gayrimenkullerimizin akibeti belli olmali ve bunlarin sorumlulari ortaya çikarilarak zarara ugratilan vakiflarimizin zararlarini telafi etmek adina gasp edilmis bir makamin yaptigi vakiflari zarara ugratan tüm islemler geriye dönük olarak iptal edilmeli, Egitim kurumlarinin azinligin ihtiyacina cevap verecek çagdas yapilara ve ögretmenlere kavusturulmasinin önündeki engeller kaldirilmalidir. Kamuda ise girislerde % 0.5 kontenjan ayrilmasinin simdiye kadar kamuda ise girislerde ayrimciligin yapildiginin kabulu olarak degerlendirdigimizi, düzeltme yönündeki adimi olumlu ve iyiniyetli bir yaklasim olarak karsilamaktayiz.
Çözümsüzlükleri ortaya koyarak temel vatandaslik haklari çerçevesinde olmasi gerekenlerin sorunlarin çözümünde ilerleme olarak sunulmasini ,ölümü gösterip sitmaya razi etme olarak degerlendirmekteyiz. AB Üyesi Yunanistan’da Temel Insan ve Azinlik haklarinin hala yok sayilip ayaklar altina alinmasi Yunanistan ile birlikte AB ‘ninde ayibidir. Temel insan hak ve özgürlüklerinin vatandaslar arasinda esitligin bütün insanlar için geçerli oldugunu ve büyük devletlerin büyüklüklerinin attiklari imzalara sahip çikmalari ve sözlerinde durmalarina bagli oldugunu belirterek Yunanistan’i bu konuda ciddi adimlar atmaya davet ettigimizi belirtir, saygi ile kamuoyuna duyururuz.
Dt.Recep ÜSTÜN Op.Dr.Erol KASIFOGLU
Genel Sekreter Genel Baskan
|