Anasayfa   İletişim  
Reklam  
-->
   
 
 
   
Google
   
   
    
 
 
 

 
 
 
 
 

To Vima: Kibris Açiklarinda Büyük Petrol Yataklari Var..

11.02.2007 Dünya Gündemi

To Vima: Kibris Açiklarinda Büyük Petrol Yataklari Var        

Kibris Hükümeti hem karada hem de denizde petrol yataklari oldugunu düsünüyor. “Petrol varligi açisindan ilginç sayilan bölgeler arasinda, karada Troodos ve Pentadaktilos kusagi, sulari çok derin olan Pentadaktilos ile Türkiye arasindaki deniz bölgesi, Kibris’in dogusundaki deniz bölgesi, Larnaka ile Baf arasindaki deniz bölgesi ve elbette Kibris’in güneyindeki genis deniz bölgesi yer aliyor.” Olumlu jeolojik veriler üzerine, 25 petrol sirketi adada arastirma yapmak için Kibris Cumhuriyeti’ne talepte bulundu.

Yunan To Vima Gazetesi'nden K. Hatzidis yazdi


K. Hatzidis, To Vima Gazetesi
YUNANISTAN, Atina: “Ilk yaptigimiz arastirmalar sonunda Kibris’in deniz sahasinda büyük petrol yataklari oldugu anlasildi!” Bu açiklama Misir makamlariyla aylarca süren müzakerelerden sonra 2003 yilinin subat ayinda, zengin petrol ve dogal gaz yataklarindan yararlanmaya yönelik uluslararasi anlasmayi imzalayan Kibris Ticaret ve Sanayi Bakani Nikos Rolandis’e ait. Dünyanin en büyük petrol sirketlerinin arama çalismalarina büyük ilgi göstermesi, sözde devleti temsil edenlerin ve Türk generallerin neden savas tehditleri savurduklarini anlamak için yeterli olacaktir!  Kibris Türk tarafinin mantik disi taleplerinin, Kibris Hükümetini yildirmadigi anlasiliyor. Güvenilir kaynaklardan edinilen bilgilere göre, hükümet temsilcileri dün ABD’de (Texas’ta) dev petrol sirketleriyle petrol aramayla ilgili ilk görüsmelerde bulundular. Kibris ile Misir 17 subat 2003 tarihinde Kahire’de, Kibris Hükümetini temsilen döneminin Bakani Rolandis ve Misir’i temsilen de dönemin Disisleri Bakani Ahmet Maher arasinda anlasma imzalanmisti. Bu anlasmayla, iki ülkenin sahil seridi arasindaki mesafenin ortasi hesaplanarak, Akdeniz’in Güneydogu havzasinda büyük miktarlarda bulundugu tahmin edilen “kara altindan” yararlanma yönünde girisimlerde bulunabilmek amaciyla, Kibris ve Misir’in “özel ekonomik kusaklari”nin sinirlari belirtildi.

Kibris’in ilk anlasmayi Misir’la imzalama karari, Dogu Akdeniz’in genis bölgedeki stratejik önemi bir yana, Nil Nehri’nin agzinda milyonlarca yildan bu yana, hidrokarbona, yani petrole dönüsen organik maddelerin bulunmasina dayaniyor. Bu kararda Kibris’in cografi konumu da önemli bir faktör oldu. Ada, Nil Nehri deltasinin tam karsisinda bulunuyor!
Shell yüzde 75, Exxon-Mobil ise yüzde 25 oraninda katilimla Misir’dan 41.500 kilometrekarelik, yani Kibris’tan dört defa daha büyük bir deniz bölgesini çoktan kiraladi! Büyük petrol sirketlerine ait sondaj makinelerinin yerlestirilmis oldugu söz konusu bölge, Kibris ve Misir’in belirlemeye karar verdikleri “orta çizgiye” ilisiyor. Rolandis, “Kibris’a komsu Misir’in deniz bölgesinde, hala yararlanilmakta olan zengin rezervler var. Petrol Kibris’in ayrim çizgisine kadar uzanip da orada duramaz. Bilindigi gibi sadece petrolün bulundugunu belirten arastirmalarla ilgili raporlar genelde olumluydu” dedi. Uzmanlar, uydularin denizde petrol lekelerinin bulundugu noktalari kaydettigini ve bu lekelerin dagilmamasi durumunda, yani bunlarin tesadüf eseri -bir tankerden sizan petrol- olmadigi ortaya çikarsa, bunun denizin altindan fiskiran petrol oldugunun anlasildigini belirttiler. Kibris’in deniz bölgesinde bu tür binlerce petrol lekesi var. Yabanci petrol sirketleri bölgede arastirmalara baslamadan, yani bölgede “15 trilyon metreküp dogalgaz rezervlerinin, ayni zamanda da daha büyük derinliklerde petrolün bulunma olanagi oldugunu ortaya koyan sonuçlardan çok daha önce, Misir’da da ayni durum tespit edilmisti”.

Kibris Hükümeti hem karada hem de denizde petrol yataklari oldugunu düsünüyor. “Petrol varligi açisindan ilginç sayilan bölgeler arasinda, karada Troodos ve Pentadaktilos kusagi, sulari çok derin olan Pentadaktilos ile Türkiye arasindaki deniz bölgesi, Kibris’in dogusundaki deniz bölgesi, Larnaka ile Baf arasindaki deniz bölgesi ve elbette Kibris’in güneyindeki genis deniz bölgesi yer aliyor.” Olumlu jeolojik veriler üzerine, 25 petrol sirketi adada arastirma yapmak için Kibris Cumhuriyeti’ne talepte bulundu. Kibrisli yetkililer, “Yabanci sirketlerin büyük ilgi gösterdikleri dogrudur. Ancak Kibris, siyasi sorunu nedeniyle, bütün bu yillar boyunca görüsmeleri yavas bir seyirde sürdürdü” diyorlar.

Annan Planinda Kibris’in dogal kaynaklarindan özellikle söz edilmesi bir tesadüf degildi. Luzern Planina göre, adanin dogal kaynaklarindan yararlanmasi durumunda, gelirlerin yüzde 70’i federe devletin fonuna yatirilacak, yüzde 30’u ise nüfus oranina göre, (yüzde 80 ve yüzde 20 olarak) kurucu devletlerin fonuna yatirilacakti. Kibris eski Ticaret ve Sanayi Bakani Rolandis, “Kibris gibi, yillik bütçesi 7 milyar dolar ve gayrisafi milli hasilasi 15 milyar dolar olan çok küçük bir ülke için petrol zenginligine sahip olmasinin ekonomik verilerini nasil yükseltebilecegi kolayca anlasilabilir.

Bizler, Türkiye’den dolayi konuyu çok dikkatle ele aldik. Kibris’in avantaji Dogu Akdeniz’in ortasinda bulunmasi ve etrafinda çok büyük bir deniz sahasinin olmasidir” dedi. Rolandis, Dogu Akdeniz’in bir enerji haritasini açarak, “Misir’in, 14,7 milyar varil petrole esit hidrokarbon yataklari var. Son yillarda çok sayida sirket gerekli izinleri alarak, Israil deniz sahasinda olumlu sonuçlar veren çalismalara devam ediyorlar. Alti yil önce Gazze seridi’nin deniz sahasinda yapilan arastirmalarin da neticeleri son derece olumluydu. Suriye ve Lübnan da buna benzer çabalarda bulundular” dedi. Kibris Cumhuriyeti ile isbirligi sözlesmesi imzalayan PGS Geophysical SA sirketi, Kibris’in güneyindeki deniz bölgesinde yapilan arastirmalarda petrol yataklarinin bulunduguna dair ciddi veriler elde ettiler. PGS (Petroleum Geo-Services) adli Norveç sirketi 1991 yilinda kurulmus, fakat 1990’li yillarin sonlarinda iflas etmisti. sirket, 2001 yilinda, yan sirketi PGS Data Management dünyanin en büyük petrol servis sirketi Halliburton tarafindan 179 milyon dolar karsiliginda satin alininca “tekrar canlandi”. (Yunanistan’da yayinlanan To Vima- 31 Ocak 2007)

Türkiye, Akdeniz’de Petrol Arayacak Sirketleri Uyardi
Disisleri Bakanligi, Kibris Rum Kesimi’nin Dogu Akdeniz’de petrol-dogal gaz arastirmasiyla ilgili verdigi ruhsatlarin hükümsüz oldugunu belirterek, bu ruhsat çerçevesinde Akdeniz’de arastirma yapmak isteyecek ülke ve sirketleri uyardi. Disisleri Bakanligi’ndan yayinlanan açiklamada, Güney Kibris Rum Yönetimi’nin, 2003 yilindan itibaren Dogu Akdeniz’deki ülkelerle deniz yetki alanlarini ilgilendiren ikili anlasmalar yapma gayretlerini arttigi kaydedildi. Açiklamada, KKTC’ nin ve Türkiye’nin en basindan beri bu tesebbüslere karsi çiktigi ve yari kapali bir deniz niteligindeki Dogu Akdeniz’de kita sahanligi veya münhasir ekonomik bölge sinirlandirmalarinin ancak bütün ilgili ülkeler arasinda ve bütün taraflarin hak ve çikarlarini gözetecek sekilde yapilacak düzenlemelerle mümkün olabilecegini savundugu vurgulandi. Bu dogrultuda, Türkiye’nin itirazina ragmen Misir ile Rum kesimi arasinda 17 Subat 2003 tarihinde imzalanan münhasir ekonomik bölge sinirlandirma anlasmasinin Türkiye tarafindan taninmadiginin hem Misir nezdinde hem de Birlesmis Milletler Örgütünde kayda geçirildigi belirtilen açiklamada, Misir’la bu konudaki temaslar devam ettigi kaydedildi.

GKRY ile bu defa Lübnan arasinda ayni konuya iliskin müzakereler yürütüldügünün ögrenilmesi üzerine, Lübnan Basbakani ve Disisleri Bakani nezdinde girisimde bulunuldugu da belirtilen açiklamada, “Tarafimiza böyle bir anlasmanin yapilmayacaginin açiklanmasina ragmen Güney Kibris Rum Yönetimi ile Lübnan arasinda söz konusu anlasmanin imzalanacagina dair 15–16 Ocak tarihinde basina da yansiyan haberler üzerine, Ankara’da Lübnan Büyükelçisi ve Beyrut’ta da Disisleri Bakanligi nezdinde yeniden girisimlerde bulunulmustur” denildi. Açiklamada, “Ancak, söz konusu anlasmanin 17 Ocak 2007 tarihinde imzalandigi ögrenilmis olup, Lübnan makamlarindan anlasmanin mahiyeti hakkinda izahat istenmis, her hal ve karda böyle bir anlasmanin yürürlüge konulmamasi talep edilmistir” ifadeleri yer aldi. Son olarak, Güney Kibris Rum Yönetimi Meclisinde Kibris Adasinin deniz alanlarindaki petrol yataklarinda arama yapilmasini düzenleyen bir yasanin kabul edildigine iliskin haberler çerçevesinde konunun hukuki ve siyasi boyutlarina bir kez daha dikkat çekilmesinde yarar görüldügü kaydedilen açiklamada, “KKTC tarafindan da açiklandigi üzere, Kibris Adasinin deniz alanlarinda KKTC’nin de hak ve yetkileri bulunmaktadir.

Güney Kibris Rum Yönetimi Adanin tümünü temsil etmemektedir. Dolayisiyla, bu konuda çikardigi yasalarin veya ilgili ülkelerle yaptigi anlasmalarin bizim açimizdan hükmü bulunmamaktadir” denildi. Disisleri Bakanligi, Türkiye’nin Dogu Akdeniz’deki hak ve çikarlarini korumakta kararli oldugunu ve bunlarin asinmasina yönelik tesebbüslere müsaade etmeyecegini duyurdu. Açiklamada, “Bu baglamda, Kibris Adasinin deniz alanlarinda Güney Kibris Rum Yönetimi’nin vermeye tesebbüs edebilecegi hükümsüz ruhsatlara dayanarak petrol-dogal gaz arastirmasiyla ilgili çalismalar yapmayi düsünebilecek ülkelerin ve sirketlerin, durumun hassasiyetini ve Ada’daki diger kurucu halk olan Kibris Türklerinin iradesini de dikkate almalari, her hal ve karda Kibris meselesinin çözüm sürecine olumsuz etkide bulunacak girisimlere yönelmemeleri gerektigini hatirlatiyor ve buna göre davranmalarini bekliyoruz” denildi.


 

 
Nutuk (Sesli ve Görsel)
 
Etkinlik Takvimi
Kasım , 2024
PzrPztSalÇrşPrşCumCts
1 2
3 4 5 6 7 8 9
10 11 12 13 14 15 16
17 18 19 20 21 22 23
24 25 26 27 28 29 30
 
 
 
 
 
Copyright Aralık 2002 © balkanpazar.org
tasarım ve uygulama Artgrafi.net