22 Nisan 2007  

Ertugrul ÖZKÖK
 

Bir örümcek kafalinin hezeyanlari


RAHMETLI babam, imbatin yüzümüzü oksadigi güzel Izmir aksamlarinda rakisini yudumlarken, bir sükür haleti ruhiyesi içinde sunu söylerdi:

"Oglum burasi bizim son vatanimiz. Gidecek baska yerimiz yok."

Rahmetli babam, Bulgaristan’da Kircali Kasabasi’nin bir köyünde dogdu.

Simdi Izmir’e tepeden bakan bir mezarlikta yatiyor.

Hayatimiz boyunca son duragimizi, anavatanimizi, ülkemizi, Türkiye’mizi hep gururla anlatti.

Geldigi Bulgaristan’i ve Bulgarlari ise ne asagiladi, ne bize düsmanlik asiladi.

Siki bir Adnan Menderes’çiydi.

Inönü’ye çok kizgindi, ama esimle benim nisan yüzügümüzü taktigi aksam Inönü’yü tanidi ve çok sevdi.

Ölümünden iki üç hafta önce benden istedigi son sey, güzel bir Atatürk portresiydi.

Çerçeveletip gönderdigim o Atatürk portresi, hálá son nefesini verdigi odada asili duruyor.

Ailemin, akrabalarimin büyük çogunlugu 70’li yillarda Ecevit’e döndügü halde, o hep demokratik sagi destekledi.

Demirelci oldu. Sonra Özalci.

* * *

Geçen gün Yeni Safak Gazetesi’nde, bir ögretim üyesinin Rumeli göçmenleri hakkinda yazdiklarini okurken, gözümün önüne babam geldi.

Uzun süreden beri ilk defa agladim.

Yaziyi yazan kisi Mücahit Bilici.

Üstelik ABD’de Michigan Üniversitesi’nde ögretim üyesi.

Kendince siyasi bir tahlil yapiyor.

Biliyorum bugün pazar.

Hepimizin durup nefes aldigi gün.

Müzik dinledigimiz, yeni ürün zeytinyaglarina ekmegimizi batirip yedigimiz, bir kadeh sarap, bir bardak bira, raki ile ruhumuzu rölantiye aldigimiz gün.

Biliyorum, sizleri sinirlendirecegim.

Kizmayin lütfen.

Sakin biçimde okuyun bu zatin yazdiklarini.

Ve ülkemizde "ögretim üyesi" kisvesi altinda nasil bir yikim ekibinin çalistigini ibretle izleyin.

Sözü Michigan Üniversitesi’nde, yani Bati’da güya ögretim üyeligi yapan bu zata, Mücahit Bilici’ye birakiyorum:

Buyurun size bir Rumeli göçmeni tarifi:

* * *

"Türkiye’deki mücadele, Balkanlar ile Anadolu arasindaki mücadeledir. Kültürel olarak tanimlanmis iki sinif koalisyonunun mücadelesidir.

Bir tarafta etnik olarak Türk olmadiklari halde Türklügü benimseyip genellestirenler, diger tarafta etnik olarak Türk olduklari halde üzerlerine özel tanimlanmis Türklük empoze edilenler var.

Bir tarafta Batililar, sözümona laikler ve göçmenler var, diger tarafta Anadolulular, dindarlar ve yerliler var.

Bir tarafin baskenti Çanakkale, Tekirdag, Besiktas ve Izmir’dir.

Diger tarafin baskenti Üsküdar, Kayseri, Erzurum ve Diyarbakir.

Bir tarafta devleti kuranlar var, diger tarafta üzerlerine devlet kurulanlar var...

Bir tarafta Türklesmis ve Türklestiren göçmen komitaci milliyetçiligin Balkanlar ve Kafkaslar’dan gelen gruplardan kurulu koalisyonu var.

Öbür tarafta yeni-Türklesmeyi reddeden ama asil Türklügü kabul edilmeyen Türkler (Anadolu Türkleri) ile degisik magdurlardan (Kürtler vd.) koalisyon var."

* * *

Bati’da ders veren bir ögretim üyesinin yaptigi ayrimi görüyor musunuz?

Rumeli Türklerine, Kafkas Türklerine yapistirdigi etiketlere bakar misiniz?

"Komitaci", "sömürücü", "Türklesmis ve Türklestiren", "etnik olarak Türk olmayan"...

Durun bitmedi.

Bu zatin asil amaci simdi geliyor.

Bu zata göre, Tayyip Erdogan’in cumhurbaskani seçilmesiyle "Anadolu Türkleri", "Rumeli Türkleri"nin iktidarina son verecekmis:

"Çok yakinda Türkiye’de belki ilk kez halk, kendi cumhurbaskanini kendi seçtikleri yoluyla seçecek."

Yaziyi okuyunca kendimi tutamadim.

Balkan göçmenlerine, Kafkasya göçmenlerine böylesine insafsizca, hayasizca yüklenen bu kafayi teshir etmek gerekir diye düsündüm.

Pazar gününüzü iste bu yüzden berbat ettim.

Ve kendini utanmadan "ögretim üyesi" diye takdim eden bu zata haykirmak istedim.

Be adam, Kurtulus Savasi’nin en büyük iki kahramanindan biri Inönü’nün anne tarafi Rumelili, baba tarafi Malatyaliydi. Buna ne diyeceksin?

Be adam, bu ülkeye "Yeter söz milletin" sloganiyla gelen Celal Bayar, Rumeli asilliydi, buna ne diyeceksin?

Be adam, bu ülkeyi halk adina 30 yila yakin süre yöneten Ispartali Süleyman Demirel, Malatyali Turgut Özal, Antalyali Deniz Baykal, babasi Kastamonu dogumlu Bülent Ecevit Rumeli göçmeni miydi?

Ayrica olsa ne yazar?

Güneydogu’nun Kürt’ünü bu ülkenin "asli evladi" sayip da Rumeli’nin milyonlarca sehit vermis çocugunu "Balkan komitacisi" diye asagilamanin hangi ahlaki, hangi vicdani, hangi bilimsel izahi vardir.

* * *

Ben Bulgaristan göçmeni bir ailenin çocuguyum.

Rahmetli babam, "Burasi son vatanimiz, baska gidecek yerimiz yok" derdi.

Evet yok.

Burada kalacagiz ve bu ülkeyi senin gibi örümcek kafalara birakmayacagiz; ne zenci-beyaz diye, ne Anadolulu-Rumelili diye böldürecegiz.

Seçilecek cumhurbaskani da senin örümcek kafanin degil, bütün Türkiye’nin cumhurbaskani olacak...