Rumelililer anlatiyor-2,
Tercüman Gazetesi 19-20 Haziran 2007

   *Atatürk'ün manevi destekçileriyiz*
Rumeli Balkan Federasyonu Genel Sekreteri Yüksel Pektezel, "Tüm Rumelililer,
dogustan Atatürk'ün manevi destekçileridir Cumhuriyeti koruma ihtiyaci bizim
içdürtümüzdür" diyor. Yüksel Pektezel'e göre çözüm ise MHP-CHP koalisyonunda
30 Rumeli Trakya derneginden olusan Rumeli Balkan Federasyonu'nun Genel
Sekreteri ve Bahçelievler Belediyesi Meclis Üyesi Yüksel Pektezel,
yasadigimiz siyasal süreci, "Sanssiz bir dönem" olarak yorumladi. "Tüm
Rumelililer, dogustan Atatürk'ün manevi destekçisidir" diyen Pektezel,
sözlerini söyle sürdürdü: "Rumeli insaninin, dogustan Cumhuriyet'e ve
Atatürk'ün ilkelerine karsi dogal yakinligi var. Bu, Türkiye'nin çok
ihtiyaci oldugu bir noktadir. Son zamanlardaki Türkiye'nin bölünmez
bütünlügü ve Cumhuriyet'in degerlerine sahip çikilmasi gereksiniminin en
fazla Trakya ve Rumeli insaninda olacagini düsünüyorum" diyen Pektezel, yeni
bir siyasi ufuk olarak CHP-MHP Koalisyonunu öngördü.

*Federasyon genel sekreteri ve dernek kurucularindansiniz. Genel seçimlerden
beklentiniz nedir?*
Türkiye'de yasayan Rumelililer ve Trakyalilar olarak biz bu federasyonu
olustururken Türkiye'nin siyasi yapisina da olumlu etkilerimiz olsun
istedik. Biz sunu iddia ediyoruz; Rumeli insani egitimli, kültürlü ve
belirli donanima sahip insanlardir. Bu donanimlarini da Türkiye siyasetine
yansitmalari gerek. Rumeli insani siyasette varolmak ve karar sahibi olmak
istiyor. Ama maalesef siyasi partilerdeki meclis yapilarindan dolayi bu
sansi bulamiyoruz. Federasyonumuz bu konuda dört bes ay önce ortak karar
aldi. Bu konuda gerekli çabalar gösterilmesine ragmen adaylasma sürecinde
maalesef aktif olarak söz sahibi olmak mümkün olmadi.

*Atatürkçülük kanimizda var
Peki Rumeli insaninin siyasette etkin olmasinin yolu yordami nedir? *
Etkinlik, birlik ve beraberlikten geçiyor. Bu birlik gerçek anlamda
saglanabilirse Türk siyasetinde etkili olma sansimiz yüksek. Yalnizca
bireysel çabalarla Trakya Rumeli insaninin bekledigi hedeflerinin
gerçeklesmesi çok zor.

*Hedefleriniz nedir?*
Trakya Rumeli insaninin Cumhuriyet'in ortak degerlerlerine tarihten gelen
dogal yakinliklari var. Bu da Cumhuriyetimiz'in kurucusu Büyük Önder
Atatürk'ün Rumelili olmasindan kaynaklanmakta. Bizler, kendimizi onun manevi
destekçisi olarak görüyoruz. Rumeli insaninin, dogustan Cumhuriyet'e ve
Atatürk'ün ilkelerine karsi dogal yakinligi var. Bu, Türkiye'nin çok
ihtiyaci oldugu bir noktadir. Son zamanlardaki Türkiye'nin bölünmez
bütünlügü ve Cumhuriyet'in degerlerine sahip çikilmasi gereksiniminin en
fazla Trakya ve Rumeli insaninda olacagini düsünüyorum. Bunun da siyasete
dogrudan tasinmasi taraftariyiz. Ülkemizin buna gerçekten ihtiyaci var.

*Sanirim yasadigimiz dönemi karmasik ve sikintili bir süreç olarak
nitelendiriyorsunuz...*
Bence su yasadigimiz dönem Türkiye açisindan sanssiz bir dönem. Her ne kadar
erken seçim beklendiyse de çok birçok kesim ve partiler buna hazirliksiz
yakalandi. Sagda gördügümüz siyasetçiler sola kaydi. Soldakiler ise AKP'de
yer almaya basladi. Böylesine yogun transferlerin oldugu bir süreç
yasiyoruz.

*Bu yer degistirmeler olumlu mu sizce?*
Türkiye'nin bugünlerde çok ihtiyaci olan birlik beraberlik ve bütünlük
anlaminda olumlu olsa da adaylik sürecinin sadece liderlerin insiyatifinde
olmasi anlaminda olumsuz buluyorum. Insanlar, bu sekilde kendilerini iyi
ifade edemiyorlar. Milletvekili adaylari tamamen siyasi parti liderlerinin
seçtigi kisiler. Bu durum bizi huzursuz ediyor.

*Federasyon yöneticilerindensiniz ancak siyasi bir kimliginiz de var. Seçim
nabzinizi yoklasak ne dersiniz? *
Su anda halkimizin kafasi gerçekten çok karisik. Bu anlamda ben biraz daha
zamana ihtiyaç var diye düsünüyorum. Belirli kurumlar da görünen tabloyu
sanirim benim gibi yorumluyor. Yeni bir hükümet gerek. Belki de koalisyon
hükümeti olabilir. En yakin ihtimal olarak CHP-MHP Koalisyonu'nu görüyorum.
Bu koalisyonun, belki de toplumun birtakim sikintilarinin asilmasina katkisi
da olabilir. Ülkemiz kamplasmaya dogru gitmekte. Tehlikeli bir süreçten
geçiyoruz.

*CHP - MHP farki kalmadi*
*MHP ve CHP'nin koalisyon olusturmasi, gerçekçi bir yaklasim mi peki?*
Bence iki parti de koalisyonu olumlu karsilar. Çünkü izledikleri siyasete
baktigimizda iki parti de eskisi gibi uç noktada siyaset yapmiyorlar. Son
dönemde özellikle milliyetçilik anlaminda iki parti de hizla gelisip kendini
yeniledi. CHP ile MHP arasinda belirli bir farklilik oldugunu düsünmüyorum.
Insanlarimizda da su dönemde milliyetçilik heyecani ve coskusu var. Iki
partinin birlik olusturmasinin buna cevap verecegine inaniyorum.

*Son yillarda hortlayan terör ve ne yazik ki iç sizlatan sehit cenazeleri,
AKP'nin oylarini ne kadar etkiler?*
Çok etkiler. Son zamanlarda teröre karsi gelisen tepkiler bunu açik olarak
gösteriyor zaten. Örnegin, Manisa'daki sehit cenazesinde TBMM Baskani Bülent
Arinç'a olan tepkiler bunun göstergesi.

*Buna karsilik Arinç'in tepkisini nasil yorumlarsiniz?*
Bence yanlis bir tavir. Vatandasimiz bu tepkilerinde, gözyaslarinda son
derece hakli. Türkiye maalesef teröre karsi kayitsiz ve gerekenin
yapilmadigi bir tabloyla yüzyüze. AKP, vatandasin gözünde bu imaji çizdi.
Arinç için de "Gereksiz alinganlik yapti" yorumunu yapiyorum.
------------------------------

*Rumeli'nin müthis tulumba tatlisi*
RUMELILILER'IN en meshur tatlisi Balkan tulumbasi. Tatliseverlerin yolu
özellikle Istanbul Alibeyköy ve Eyüp'e düserse bu tulumbayi tatmadan
geçemiyorlar. Alibeyköy'de Rio 3 adli küçük bir dükkanda 6 yildir
tulumbacilikla ugrasan Necati Hasan, her gün 40 kilo balkan tulumbasi
sattigini söyledi. 2001 yilinda Makedonya'dan Türkiye'de göç eden Hasan'a
balkan tulumbasinin diger tulumbalardan farkini sorduk. Hasan'in cevabi
söyle: "Diger tulumbalarin içine üreticiler birkaç gün dayansin diye glikoz
gibi katki maddeleri karistirirlar. Bizde katki maddeleri kullanilmaz.
Balkan tulumbasi günlük tüketilir. Bu nedenle ertesi gün hamurlasir."
*Lezzeti hamurunda*
Eminogullari Balkan Tulumba'nin sahibi Arnavut göçmeni Emin Durmaz ise önce
"Tulumbanin lezzeti hamurunda" dedi. Sonra da tarifi verdi: "Yumurta, un ve
yag hamur haline gelene dek makineyle karistirilir. Sekerli serbet
hazirlanir. 20 dakika kizartilir." Bu arada balkan tulumbasinin kilosu ise 7
YTL..
------------------------------

*Kaymaçina yeni moda*
TÜRKIYE'DE çogu yerde bulunmayan kaymaçina da Rumeli yöresine bir tatli. 4
kisilik kaymaçina için gerekli malzemeler: 4 bardak koyun sütü, 6 yumurta, 1
bardak seker. Tarifi ise söyle: Süte seker katilarak güzelce pisirilir.
Ocaktan alinir, sogumaya birakilir.
Alti yumurta kirilir, beyaziyla birlikte güzelce çirpilir, soguyan süte
karistirilir. Yumurtayla sekerli süt tekrar güzelce karistirilir, bir
tepsiye dökülür. Sicak firina sürülür. Üzeri pul pul kahverengi oluncaya
kadar pisirilir. Sogutulduktan sonra hemen yenilmelidir. Bir kismi ayrilip
bekletilmez, hepsi birden yenir. Parçalandiktan sonra biraz durunca sulanir.

Rumelilier Anlatiyor-3

Rumeliler anlatiyor-3




--------------------------------------------------------------------------------

   Rumeli Egitim Vakfi Baskani Lütfü Türkkan, Türkiye’nin degisen dünya düzeninde Balkanlar’daki etkinligini artirmasi gerektigini belirtiyor. Türkkan, “Balkanlar’dan elimizi ayagimizi çekersek Bogaz’da oturtup çay içirtmezler” dedi
Balkanlar’dan çekilirsek Bogaz’da çay içirtmezler
BU yil 760, toplamda onbinlerce üniversite ögrencisine burs saglayan Rumeli Egitim Vakfi Baskani ve MHP Kocaeli Milletvekili Adayi Lütfü Türkkan’in kökeni Üsküp’e dayaniyor. “Balkanlar’da Türk olarak yasamak çok zor” diyen Türkkan’in sanirim kalbinin yarisi orada kalmis. Bölgede Türkçe egitim veren iki okulun sahibi olan Sanayiici isadami, Türkiye’nin Balkanlar’daki etkinligini artirmasini istiyor. Türkkan, “Balkanlar’dan elimizi ayagimizi çekersek Bogaz’da oturtup çay içirtmezler” diye konustu.
t Vakif baskanliginizdan mi kaynaklaniyor bilemiyorum ama sizin Rumeli topraklariyla iliskiniz hiç kesilmemis.
Evet. Ben 1956 yilinda Üsküp’ten göç eden bir ailenin çocuguyum. Istanbul’da dogdum ama Üsküp ile hiç bagim kesilmedi. Bu bag öyle bir hale geldi ki çocuklarimi Üsküp dogumlu yaptim. Bunun için çok ciddi bir hukuk mücadelesi verdim. Üsküplü olmanin onlara çok önemli artilar getirecegine inaniyorum. O yöreler bizim 550 yil hüküm sürdügümüz topraklardir. Sartlar geregi terk etmek zorunda kaldigimiz topraklari çocuklarim “Ata topragi” olarak bilmelerini istedim. Sanirim iki nesli kurtardim. 150-200 yilda çok sey degisir. 1991’e kadar Rusya Federatif Cumhuriyeti vardi. Su anda 17 yeni devlet ortaya çikti. Balkanlar’da Avrupa’nin ortasinda 2 milyon nüfusuyla etnik karisikligi çok olan bir Makedonya’nin çok uzun süre bu birliktelik içinde kalamayacagini düsünüyorum. Bu sadece bir öngörü. Orada Bulgaristan’in, Sirbistan’in, Yunanistan’in aidiyet iddialari var. Zaten etnik sorunu olan bir bölge. Önümüzdeki dönemde Türkiye, bu bölgede tekrar etkin duruma geçecek.
t Türkiye, Rumeli topraklarinda etkinligini artiracak diyorsunuz.
Bu hayali degil. 1908’de Selanik, Osmanli’nin ordugahiydi. Ama sene 1922. Selanik baska devletin sinirlarinin içinde kaldi. Iletisimin, bilisimin, teknolojinin çok gelistigi bu çagda süreçler öyle 14 yil bile olmayabilir. Birden dünyanin üzerinde çok farkli sekillenmeler olur. Zaten Ortadogu’da baslamak üzere cografi haritalar degismeye basladi.
Basiretli iktidar gerek
t Yeni cografik ve siyasi sekillenmeler nasil olacak peki?
Bu konuda söylediklerim fazla afaki olur. Önce Ortadogu’dan basladilar. Ortadogu’daki cografi sekillenme sürecini umarim Türkiye bir toprak kaybiyla bitirmez. Ama 22 Temmuz seçimlerinde iktidara basiretli bir yönetim gelirse bu süreci sikintisiz atlatir.
t Basiretli iktidardan kastiniz nedir?
Bizim 780 bin kilometreye sikismis cografyamizdan hiçbir ödün vermeyecek bir yönetim. Bu konuda su anda iddiali tek parti MHP’dir. Türkiye Cumhuriyeti’nin su anda Kuzey Irak’ta kurulu Kürdistan’i tanimadigi söyleniyor. Benim elimde bir belge var; Disisleri Bakanligi, bir esyayi Kürdistan yazili ama yaninda da Irak yazdigi için bunun transit geçisine müsahade ediyor. Resmi belge veriyor. Bu demektir ki artik Türkiye Cumhuriyeti, Kuzey Irak’ta kurulu Kürdistan’i zimmen tanimis. Bu noktada bu iktidardan büyük endiselerim var. 23 Temmuz sabahi farkli bir iktidar bekliyorum. Balkanlar için de aynisi sözkonusu. Gelisen süreçte dünyadaki cografi haritalar degistiginde Balkanlar’da Türkiye etkin olursa orasi bizim için Avrupa’nin ortasinda çok önemli bir yerimiz olur. Eger Balkanlar’dan elimizi ayagimizi çekersek Bogazda oturup çay içirtmezler bize. O topraklarda soydaslarimiz var. Onlarin yönetim erklerinde yer almasi, yasam standartlarinin yükseltilmesi konusunda yapilan çalismalarda önayak olmak, yatirim yapmak ve desteklemek, Türkçe egitimin yayginlastirilmasinda çalismalar yapmak gerekir. Oralarda son yillarda Türk okullari kapatiliyor. Egitim dili ya Makedonca veya Arnavutça okutuluyor. Çocuk, dil egitimiyle birlikte asimile olmaya basliyor.
O topraklarda Osmanli kokusu var
t Sizin Üsküp’te adinizi tasiyan Kültür ve Egitim Vakfiniz mevcut.
Evet. Su anda Türkçe egitim veren 2 okulum var. Eylül sonunda da 3’üncüsünü açacagiz. Kendi çabalarimiz ve Rumeli Egitim Vakfi’nin katkilariyla egitime destegimizi sürdürüyoruz.
t Sik sik Üsküp’e gidiyor musunuz?
Sanayiciyim. Isim yogun ama yilda en az 6-7 kez gidiyorum. Orada oksijen alip dönüyorum. Hastasini, ögrencisini takip ederim. O bölgeden Türkiye’ye okumaya gelen her ögrenciyi tanimaya çalisirim. Burs veririm. Bölgede derman arayan hastalari Türkiye’ye tedaviye getiririm. Hem o bölgede Osmanli’dan kalma köprü, han, cami gibi birçok tarihi eser var. Osmanlinin kokusunu alip geri dönüyorum.
t Arnavutça veya Makedonca bilir misiniz?
Bilmem. Çünkü ben Türk’üm! Türkiye’de maalesef böyle bir yanlis yapiliyor. O bölgeden gelenlere “Arnavut” deniliyor. Nasil her Karadenizli’ye “laz” derler, aynen öyle. Ben Türk’üm. Atam, babam, dedem her biri Türkçe bilir. 4 idam edilmis sehidimiz var. Onlarin tek suçu Türk olarak yasamakti. Balkanlar’da Türk olmak çok zor. Dilleri, kültürleri asimile ediliyor. Ancak Türkler, büyük bir dirençle Türk kimlikleri korumayi basariyorlar.
t Türkiye’de neden fazla sayida Rumeli ve Trakya dernek ve vakfi mevcut?
Rumelililer, sosyal yönleri güçlü insanlardir. Dernekler de 2 amaçla kurulmustur. Birincisi, o bölgede bulunan soydaslarina siyasi anlamda destek saglamak. Ikincisi ise oradan Türkiye’ye gelenlerin orada yasadiklari kültürleri unutturmamak.
Her türkümüz özlem dolu
t Rumeli türkülerini sever misiniz?
Rumeli türkülerini de severim, Anadolu türkülerini de... Siz bir türkü söyleyin, ben hangi yöreye ait oldugunu bulurum. Ama Balkanlar’in türküsünde kaybedilen topraklarin verdigi aciyi, siziyi hissedersiniz. Hep ayriliklar, dagilmis aileler vardir. Kiz gelin gitmistir. Babasi göç etmistir. Kiz orada kalmistir. Bunun ayrilik türküsü vardir. Kendi topraklarimizda azinlik yasamanin sikintilari vardir. Onun agitlari vardir Balkan türkülerinde.
t Sizin en fazla duygulandiginiz türkü hangisi?
Çok var. Mesela “Bulut gelir seher ile” diye bir türkü vardir. Dinleyin mutlaka.