Gazprom Balkanlara yöneldi
CUMHURİYET Strateji 04.02.2008 Kuzey'den sonra Güney Akım da somutlaşıyor...
Gazprom Balkanlara yöneldi
Putin'in Bulgaristan ziyaretinde Güney Akım Doğalgaz Projesi'nin imzaları atıldı. Kuzey'den Almanya'ya giden hattın yanı sıra güneyden geçecek bu hatla Avrupa'ya Rus doğalgaz akışı sağlama alınacak. Türkiye üzerinden geçmesi düşünülen hatlar ise devre dışı kalmış görünüyor.
Anar SOMUNCUOĞLU
TUSAM Rusya-Ukrayna Araştırmaları Masası
asomuncuoglu@tusam.net
Ocak 2007'nin sonunda Putin'in Bulgaristan ziyareti sırasında Gazprom'un Güney Avrupa enerji piyasasına girişini garantileyecek olan bir anlaşma imzalandı. Bulgaristan ve Rusya, Karadeniz'in altından Bulgaristan'a, arkasından güney Avrupa'ya kadar uzanacak olan doğal gaz boru hattı projesi konusunda anlaştı. Güney Akım adını alan boru hattının fizibilite çalışmaları için İtalyan enerji şirketi ENI ve Gazprom arasında eşit paylı ortaklık kuruldu. Bulgaristan ile yapılan anlaşma uyarınca ise, Bulgaristan üzerinden geçecek olan Güney Akım boru hattının mülkiyetinin yüzde 50'si Bulgaristan'a ait olacaktır. AB'nin ve ABD'nin desteklediği ve Hazar doğal gazını Türkiye'ye üzerinden Avrupa'ya taşıması için tasarlanan NABUCCO projesine böylece bir darbenin daha vurulduğu iddia edildi. Gazprom başkanı, Güney Akım yapıldığı takdirde NABUCCO'nun geçerliğini kaybedeceğini açıkladı. Ancak ENİ şirketinden yapılan açıklamaya göre, iki proje birbirine rakip değildir. Buna göre, 20 yıl içerisinde Avrupa'nın doğal gaz ithalatına olan ihtiyacı neredeyse ikiye katlanacak ve dolayısıyla iki projenin de gerçekleşme şansı vardır.
SIRBİSTAN İLE ANLAŞMA
Son dönemde Rusya'nın güney-doğu Avrupa'da yaptığı açılım Bulgaristan ile yapılan enerji anlaşmaları ile sınırlı değildir. Bulgaristan ile yapılan anlaşmadan bir hafta sonra Sırbistan yönetimi tam kadro Moskova'daydı. Sırbistan'da devam eden seçim sürecine rağmen, Sırbistan Cumhurbaşkanı Boris Tadiç ve Başbakanı Vojislav Koştunitsa Putin ile bir araya geldi. Kosova meselesinin de görüşüldüğü buluşmada, Altyapı Bakanı (ve cumhurbaşkanlık yarışının mağlup adayı) Velimir İliç Sırbistan adına Rusya ile enerji anlaşmalarını imzaladı. Bu anlaşmalarla Sırbistan Petrol Endüstrisi (NIS) şirketinin kontrol paketinin Gazprom tarafından temel satın alma şartları belirlendi ve iki ülke arasındaki enerji işbirliği esasları konusunda anlaşıldı. Buna göre Güney Akım Sırbistan üzerinden geçirilecek, Gazprom, Sırbistan'daki doğal gaz deposunu onaracak ve diğer yatırımlarda bulunacaktır.
Anlaşma imzalanmadan önce AB'nin olumsuz tepkisinden çok bahsedildi. Batı basınında özellikle yapılan anlaşmaların siyasi arkaplanı konusunda yorumlar yapıldı. Sırbistan yönetiminin, Rusya'nın Kosova sorunu konusundaki tutumuna karşılık şirketini ihalesiz olarak Rusya'ya sattığı yazıldı. Bu yorumun bir parça doğru olduğu varsayılabilir. Ne var ki, Rusya'nın Kosova konusundaki tutumu, Sırbistan'ın karşılık olarak verebileceği ödülle bağlantılı değildi. Bu tutum, uluslararası hukukun gidişatı ve devletlerin toprak bütünlüğü konusunda ilkesel bir tutumdur. Rusya, tek taraflı olarak ilan edilen bağımsızlığın tanınması gerektiğini belirtiyor. Aynı zamanda Rusya, Gürcistan'ın ayrılıkçı bölgeleri için Kosova'nın muhtemel bağımsızlığının bir emsal oluşturacağını vurguluyor. Ancak Rus Dışişleri Bakanı Lavrov'un belirttiği gibi, bu meselenin emsal olması, Rusya'nın onun emsal olmasını isteyip istememesi ile alakalı değildir. "Bu emsal objektif olarak ve sadece Güney Osetya ve Abhazya için değil, dünyanın değişik devletlerindeki yaklaşık olarak 200 bölge için yaratılacaktır."
Rusya ve Sırbistan arasında yapılan enerji anlaşmasındaki Kosova sorununun etkisini tamamen yadsımak mümkün değildir. Ancak esas olarak Sırbistan açısından Rus önerisini çekici kılan husus, NIS şirketinin Gazprom'a ihalesiz satışının Sırbistan'ın Güney Akım projesine dahil edilmesiyle bağlantılandırılmasıdır. Üstelik Rus İnterfax ajansına konuşan bir Kremlin yetkilisine göre, yapılan anlaşmalarla Sırbistan Rus enerji kaynaklarının güney Avrupa'ya dağıtılması konusunda önemli bir merkez haline gelebilecektir. Kommersant gazetesinin ise dile getirdiği yoruma göre, iki ülke arasındaki enerji anlaşmalarının siyasi arkaplanı Kosova'dan ziyade, Sırbistan'daki cumhurbaşkanlığı seçimleridir. Buna göre, Avrupa enerji piyasasını garantilemek isteyen Rusya, yapılan anlaşmalar aracılığıyla AB ile entegrasyondan yana çıkan Boris Tadiç'i destekledi. Bu yoruma göre Rusya, Rusya yanlısı olarak bilinen seçimlerin birinci turunun galibi milliyetçi Tomislav Nikoliç'in Kosova konusundaki sert tutumunun Sırbistan'ın izolasyona götüreceği ve böyle bir Sırbistan'ın da Gazprom'un işine yaramayacağı kanısındadır. Ocak ayında yapılan Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'nin Kosova görüşmelerinde Rus temsilcisinin, Sırbistan'ın AB'ye entegrasyonu yoluyla Kosova sorununun çözülebileceğini belirtmesi, bu görüşü destekler niteliktedir.
AVRUPA'NIN İHTİYACI VE GAZPROM
ABD'de yapılan yorumlara göre, Baltık denizinin altından döşenerek Almanya'ya uzanması beklenen Kuzey Akımı ve Karadeniz'in altından Bulgaristan'a uzanacak olan Güney Akımı ile Rusya, Avrupa'yı enerji çemberi içine almak istemektedir. Statfor Amerikan araştırma kurumunun 22 Ocak 2008 tarihli analizinde yer alan rakamlara göre, Kuzey ve Güney Akımları ile birlikte Avrupa'nın toplam tüketimindeki Rusya'ya olan doğal gaz bağımlılığı yüzde 25'den yüzde 35'e çıkacaktır. Buna karşılık Rusenergy şirketinin uzmanı Mihail Krutihin'e göre, yakın yıllar içerisinde Gazprom, Avrupa'ya olan gaz ithalatını en fazla 3 milyar tona kadar artırabilir. Rus kaynaklarında yaygın olan görüşe göre, aslında iki yeni doğal gaz boru hattının yapılmasındaki amaç, Avrupa'ya yapılan doğal gaz ithalatını önemli ölçüde artırmak değildir. Esas amaç, şu anda Avrupa'ya yapılan doğal gaz ithalatı konusunda ana transit ülke halinde bulunan Ukrayna'nın devre dışı bırakılmasıdır. Ukrayna-Rusya doğal gaz krizinden Avrupa ülkeleri, Rus gazına olan bağımlılığından kurtulmak gerektiği dersini çıkarmıştı. Aynı olaydan dolayı Rusya'nın çıkardığı ders, doğal gazın transiti konusunda Ukrayna'ya olan bağımlılıktan kurtulmaya yönelik atılan adımların doğrulandığıdır. Kuzey ve Güney Akımlar, Rusya'nın Avrupa doğalgaz piyasasına doğrudan ulaşımını sağlayan projelerdir. Hem Almanya hem de Bulgaristan AB üyesidir. Projeler gerçekleştiği takdirde, doğalgaz ithalatı şemasında yeni bir durum ortaya çıkacaktır. Hatırlanacağı gibi, başlangıçta doğal gazın alternatif yollarla Avrupa'ya ulaştırılması konusunda Rusya, Türkiye'yi stratejik ortak olarak seçmişti. Ancak iki ülke Mavi Akım 2 konusunda anlaşmaya varamadı. Hatta Türkiye'nin isteksizliğinin arkasında ABD baskısının bulunduğundan bile bahsedilmişti.
ABD kaynaklı analizlerde yoğun olarak işlenen fikir, yeni boru hatlarının Avrupa'nın Rusya'ya olan doğal gaz bağımlılığını artıracağı yönündedir. Bu fikir genel olarak doğrudur. Ancak buradaki mesele sadece Avrupa ülkelerinin ithal ettikleri Rus doğalgaz miktarının artma eğilimini göstermesi değildir. Buradaki konu, Rus doğal gazına alternatif olarak değerlendirilen Hazar doğal gazının Avrupa'ya ulaşıp ulaşmamasıdır. Güney Akım'ın ve NABUCCO'nun çatışan projeler oldukları söyleniyor. Bazı yorumlara göre, birbirlerine alternatif olmalarının sebebi, taşıyacakları doğalgazın miktarı açısından değil, kaynağı açısındandır. Zira son haberlere göre, Güney Akım'ın, üretimi giderek artan Kazak doğal gazıyla doldurulması görüşülmektedir.
|