542 yillik hikaye..Üsküp..
542 yillik hikaye stursen@posta.com.tr Posta, 3.10.2005, Selim Türsen yaziyor
ÜSKÜP- Yugoslavya'nin dagilmasindan sonra yeni kurulan genç devletlerden biri Makedonya Cumhuriyeti. Baskenti ise biz Türkler'e hiç yabanci olmayan bir yer Üsküp. Osmanlilar, 1371'de Üsküp'e girmis ve 542 yil boyunca kent Osmanli'nin yönetiminde kalmis. Ayni aralarinda Bulgaristan, Macaristan, Romanya ve Yunanistan'in da bulundugu Avrupa kitasindaki pek çok ülke gibi. Geçen hafta Migros'un yurt disindaki magazalar zincirine yeni bir halka, Üsküp Ramstore eklendi. Tarihin cilvesi iste. Osmanli'nin 1900'lü yillarin basinda terk etmek zorunda kaldigi Avrupa'nin kapilarini yaklasik 100 yil sonra Türkiye Cumhuriyeti yeniden zorluyor. Ama topla, tüfekle degil ekonomik ve kültürel gücüyle. Bir yanda Üsküp'ün en modern alisveris merkezi açiliyor, diger yanda Romanya, Bulgaristan gibi ülkelerde Koç grubu ve diger sanayi kuruluslari fabrikalar satin aliyor bankalar, alisveris merkezleri kuruyor.
Avrupa'nin zor karari Bugün ise Avrupa Birligi hem kendisi, hem de Türkiye için tarihi bir karar vermeye çalisiyor. Bir zamanlar Osmanli Viyana kapilarina kadar dayanip geri dönmüstü. Simdi, "Türkiye'nin ne kadar içimize girmesine izin verelim?" diye Avrupalilar kendi aralarinda kavga yapiyor. En fazla gürültü koparanin Avusturya olmasi ise tartismaya ayri bir renk katiyor. Ama korkunun ecele faydasi yok. Dünya siyasetinde kartlar yeniden dagiliyor. Avrupa istese de istemese de Türkiye bu yüzyilin yükselen yildiz ülkelerinden birisi olacak. Ama Avrupa'yla kol kola yükselmek yildizlasmayi çok daha hizlandiracak. Ramstore'un açilisi için Üsküp'te birlikte oldugumuz Koç Holding Seref Baskani Rahmi Koç'la sohbet ederken Avrupa Birligi'nden çok olumsuz bir karar çiksa bile rayina giren Türk ekonomisinin çok fazla etkilenmeyecegi izlenimini aliyorum. Türk ekonomisinde büyük agirligi, eli tasin altinda olan kuruluslardan birinin patronunun böyle rahat olmasini özellikle not etmek gerek diye düsünüyorum.
Tas Köprü'nün iki yakasi Biraz da Üsküp'ü anlatalim. Sehri Vardar nehri ikiye bölüyor. Hani o ünlü Vardar Ovasi türküsünde sözü edilen ovalari sulayan Vardar nehri. 1963 yilinda çok siddetli bir depremle yerle bir olan Üsküp yeniden kurulurken eski sehir ve yeni sehir diye ikiye ayrilmis. Osmanli döneminde yapilan Tas Köprü iki sehir arasinda bir sembol. Yeni sehir depremden sonra modern olarak insa edilmis. Eski Üsküp ise onarilip Osmanli'dan kalma kimligiyle muhafaza edilmis. Karsi yakaya geçtiginizde birden kendinizi eski Anadolu kasabalarindan birinde buluyorsunuz. Zaten nüfusun yüzde 30'unu olusturan Türk ve Arnavut kökenli müslümanlar agirlikli olarak burada yasiyor. Burada yasayanlarin önemli bölümünün Istanbul, Bursa, Izmir gibi kentlerde akrabalari var. Ayni Ikinci Dünya Savasi'nin son döneminde Türkiye'ye göçen benim annem, dayilarim ve teyzelerim gibi dönem dönem Balkan Harbi gibi çesitli nedenlerle Yugoslavya'dan Türkiye'ye göçler olmus. Evet. Bugün Türkiye ve Avrupa Birligi için tarihi bir gün. Ama sonuç ne olursa olsun 500 yil önce baslayan bir hikayenin giderek keyiflenerek süreceginden kimsenin süphesi olmasin. Tipki bugün medeniyetler ve dinler arasinda sembolik bir bag görünümündeki Tas Köprü'nün karsilikli yakalarindaki Müslümanlar ve Hiristiyanlarin birlikte yasamayi ögrenmesi gibi.
|