Çorlu, ‘lojistik köy’le sıçramaya hazırlanıyor
Dünya Gazetesi Mayıs 29, 2008
Yıllarca Tekirdağ’ın gölgesinde kalan ilçe, büyük bir projeyle vitrine çıkacak / Çorlu, ‘lojistik köy’le sıçramaya hazırlanıyor ÇORLU - Çorlulu, yıllardır il olmayı en az Tekirdağ kadar hak ettiğini savunur. Pek de yanlış bir söylem değildir aslında. Çünkü, 1265 fabrikası, 163.474 sigortalı işçisi, 5 büyük organize sanayi bölgesi ile Türkiye’nin en büyük ekonomisine sahip bölgeler sıralamasında 14’üncüdür. İstanbul’a 90 kilometre yakında olması. Yılda 10 bin uçağın inişine uygun büyüklükte bir havaalanının bulunması; iki büyük liman ve inşasına başlanan Tekirdağ-Muratlı demiryolu diğer avantajlarıdır Çorlu’nun.Çorlu, bugünlerde bir büyük projeyle vitrine çıkmaya hazırlanıyor. Tekirdağ Valisi Aydın Nezih Doğan’ın önderliğini yaptığı tüm taşımacılık modlarının kullanılabileceği ‘lojistik köy’ projesi, konunun uzmanları tarafından “Küreselleşen Ticarette Lojistik Merkezlerin İlke ve Bölge Ekonomisi İzerine Etkileri ve Çorlu Örneği” sempozyumunda masaya yatırıldı. AB Uzmanı Can Paker’in yönettiği sempozyuma TOBB Ulaştırma ve Lojistik Sektör Meclis Başkanı Çetin Nuhoğlu, UTİKAD Başkanı Kosta Sandalcı, Deniz Ulaştırma Genel Müdürü Dr. Kapt. Özkan Poyraz, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Metropolitan Planlama Merkezi Lojistik Birim Yöneticisi ve yazarımız Doç Dr. Metin Çancı, Dış Ticaret Müsteşarlığı Lojistik Dairesi Başkanı Kaan Sürmeli ve DPT Müsteşarlığı Uzmanı Serdinç Yılmaz katıldılar. Açılış konuşmasını yapan Vali Aydın Nezih Doğan, lojistik bölgelerde uluslararası standardın 1.000.000 m2- 4.000.000 m2 arasında olduğunun altını çizerek, Çorlu Lojistik Bölgesi’nin de 1.531.406,36 m2 olarak plana işaretlendiğine vurgu yaptı. Bu alanın; 1.090.844,21 m2 hazine, 412.366,84 m2 özel şahıs ve 28.195,31 m2’sinin de kadastral yol olduğunu ifade eden Vali Doğan, “Çorlu Havaalanı’nın senelik 10 bin uçağın inişine uygun bir pisti var. Gelecekte, pist uzunluğunu yeni nesil uçaklar için uygun olan 4 kilometreye çıkarırsak, Türkiye’nin en iyi çalışacak havalimanlarından birine kavuşmuş oluruz. Demiryolu ulaşımı ilimizin Muratlı, Çorlu ve Çerkezköy ilçelerinden yapılmaktadır. İlimiz sınırları içindeki demiryolu uzunluğu 60 km. Akport Limanı’nı mevcut demiryolu ağına bağlayacak olan Muratlı- Tekirdağ demiryolu hattı (32km) yapım aşamasında olup, bu yıl sonu itibari ile hizmete açılması planlanmaktadır” açıklamasını yaptı. Çancı: Güney Marmara yükleri bölgede birleştirilebilir İlk sözü alan Doç. Dr. Metin Çancı, Trakya’nın, Türkiye’nin Avrupa’ya açılan transit geçişi açısından önemli bir nokta olduğunu belirterek, “Denizyolunun mutlak hakimiyeti var. Tekirdağ-Muratlı demiryolu çok önemli bir geçiş yolu olacak.Batı Anadolu yüklerinin; İzmir, Aydın, Manisa, Denizli istikametinden gelen yükler ile birlikte Balıkesir, Bursa, Kütahya, Afyon ile Bilecik ve Eskişehir yükleri de dahil olmak üzere ve bu hinterlanda yönelik olarak taşınması; İstanbul’dan geçen mevcut Boğaz hattına göre zaman açısından büyük tasarruf sağlayacaktır. Bu ayrıca, taşeron maliyetlerinde %40’a yakın düşüş getirir. Kurulması planlanan lojistik köy ise, Tekirdağ-Muratlı demiryolu bağlantısı ile gelen Güney Marmara yüklerinin de bu bölgede birleştirilmesi imkanını sağlayacaktır” diye konuştu. Sandalcı: Cream’de son varış noktası Çorlu olabilir Hemen yanı başımızda büyük hareketlenmelerin olduğunu ifade eden UTİKAD Başkanı Kosta Sandalcı da, aynı modelin Trakya’da da uygulanmasının şart olduğunu vurguladı. Sandalcı, “Bulgarlar birçok lojistik üs inşa ediyor. Selanik’te de büyük hareketlenmeler var. Lojistik, yalnızca karayolu taşımacılığı değildir. Lojistik, asgari 2-3 taşıma modunun birlikte kullanılmasını öngörüyor. AB, bizi kombine taşımacılığa yönlendiriyor. Burada çok büyük bir potansiyel gizli. Çok önemli bir Cream Projesi var. Benelux’ten Türkiye’ye ve Türkiye’den Benelüx ülkelerine doğru akan bir boru hattı konumundaki demiryolu taşımacılığı projesi. Mevcut taşımaların yalnızca yüzde 1’ini kombine taşımacılığa çevirebilirsek, günde karşılıklı 1 tren seferi anlamına gelir. Çorlu’nun son varış noktası olduğunu düşünürsek, Türkiye’nin Anadolu ve Ege tarafına Tekirdağ Limanı’ndan, Bandırma Limanı’na bağlanabilecek bir demiryolu feribot seferi ile çok büyük bir önem kazanacağı kesindir. Cream Projesi’nin 2010 yılında devreye girmesi bekleniyor. Demiryolu, Çorlu’da gelişecektir. Ama, mevzuatın da değişmesi gerekmektedir. Ve TCDD’nin daha kurumsal bir yapıya dönüşmesinin gereği vardır. Hat biter, işletmede sorunlar başlarsa, başka sorunlarla uğraşmak zorunda kalırız. Hava taşımacılığında ise, Atatürk Havalimanı’ndaki yangından sonra Sayın Bakan, bize Çorlu’ya gelin dedi. Eğer yolcu uçakları Atatürk Havalimanı’na inmeye devam ediyorsa, bizim Çorlu’ya gelmemiz imkansız” ifadelerini kullandı. Nuhoğlu: Trafiği lojistik köyler çözer “İç önemli sektörden birinin lojistik olduğunu geç anladık” diye sözlerine başlayan TOBB Ulaştırma Sektör Meclisi Başkanı Çetin Nuhoğlu, “Artık lojistik köylerinin bir ülkenin rekabet gücü konusunda en önemli temel taşı olduğunu biz de kavramaya başladık. 2.5 milyon metrekareden büyük alanlarda sadece Almanya’da 32, Fransa’da 35 lojistik köy yapıldı. İstanbul’da Belediye Başkanı’mızla 10 toplantı yaptık. Yenibosna ile Yeşilköy Havaalanı arası protokol yoludur. Orada 77 antrepomuz vardır. Günde 1000 treyler mal getirir, mal çıkarır. Halkalı Gümrüğü’nün içine girer, gümrüklenir veya gümrük çözülür. Sonra da, indirilen depodan Sirkeci’ye mal hareketi gerektiği zaman o 77 antrepodan Sirkeci ve Taksim’e gidecek olan 77 araç yola çıkar. Sayın Başkana ‘lojistik köylerin temel yaklaşımı, üreticilerin rekabetçiliği kadar, özellikle şehirlerin trafik akışını yönlendirmesi açısından da çok önemlidir. Günde 4 bin treylerin girdiği, 70 bin kamyonun dolaştığı İstanbul trafiğini hiç olmazsa sayıları aşağıya çekerek koruyalım’ önerisi getirdik. Ama, bu tartışılacağına, çözüm Boğaz Köprüsü’nü kapamakta görüldü. Treyler sabah 6-10 akşam da 4 ile 10 arasında girmesin trafiğe denildi. Kargo köyü, ya da lojistik köyü diye adlandırdığınız projeyi gerçekleştirdiğiniz zaman, şehir içindeki trafiğin nasıl rahatladığını göreceksiniz. İstanbul trafiğini lojistik köyler çözebilir; treylerlere trafiği belli bir saatte açmak değil. Çorlu, Tekirdağ, Marmara Bölgesi, İstanbul’a yakınlığı, deniz avantajı ve tren avantajı açısından inanılmaz bir şanstır. Türkiye ihracatının yüzde 65’ini Avrupa’ya yaptığımız bu yolun bölgedeki firmalara sağlayacağı avantajları iyi değerlendirmek gerekir” diye konuştu. Sürmeli: Kamu, sistem içinde olmamalı Dış Ticaret Müsteşarlığı Lojistik Dairesi Başkanı Kaan Sürmeli de, lojistik maliyetlerin düşürülmesini önemli bulduklarını söyleyerek başladığı konuşmasını şöyle sürdürdü: “Lojistik maliyetlerin düşürülmesi için lobi görevi yapıyoruz. Türkiye’nin ihracat hedefleri çok büyük. Bu nedenle, hedeflere paralel düşünmek zorundayız. Temel stratejimiz, kamunun hizmet verici olarak sistemden çıkmasıdır. TCDD’nin liberalleştirilmesi, serbestleşmesi gerektiğini, bu konuda geç kalındığını biz de en üst seviyede dile getiriyoruz. Kamu, sistem içinde olmamalı, lojistiği lojistikçiler yapsın. Devlet, lojistik sektörü içindeki maliyet artırıcı bütün faaliyetlerini bir kez daha gözden geçirmelidir. Örneğin, liman maliyetlerini bir gelir getirici değer olarak görmemesini, bir kalkınma politikası olarak görülmesini diliyoruz.” Poyraz: Bu tip yatırımlar, özel sektör-devlet işbirliği gerektirir Lojistik köylerin kuruluşunda birbirine destek veren 3 temel amaç bulunduğunu ifade eden, Deniz Ulaştırma Genel Müdürü Dr. Kaptan Özkan Poyraz, “İlk amaç yük taşımasının şehrin dışına kaydırılması. ikinci amaç daha verimli lojistik sistemler kullanarak nakliye ve lojistik şirketlerinin rekabet gücünün arttırılması, üçüncü amaç ise intermodal alt yapının kurularak taşımanın karayolundan demiryoluna ve denizyoluna aktarılmasıdır” dedi. Bu tip yatırımların, sadece özel sektör tarafından yürütülmesinin güçlüğüne işaret eden Poyraz, “Bir arazi davasının yıllar sürdüğü ülkemizde birkaç milyon m2 lik arazi toplamak pek kolay olmayacaktır. Bu arazîlerin büyük kısmının tarım arazisi statüsünde olması, imar planları, tahsisler, lojistik köy statüsüne geçmek pek kolay iş değildir. Ancak, Denizcilik Müsteşarlığı olarak bu projeyi destekliyoruz. Bu proje ile ülkemizin batı kesimindeki yük taşımacılığı Edirne-İstanbul demiryolu hattı+İstanbul Boğazı geçişi`Haydarpaşa-Arifiye demiryolu hattı kullanılmadan Tekirdağ-Derince ve Tekirdağ-Bandırma arasında feribot taşımacılığı ile sağlanabilecektir. Marmara’yı hali hazırda bir kanaviçe gibi kullanamıyoruz. Bunun için bazı altyapı sorunlarımızın giderilmesi gerekiyor. Biz, Mudanya’da adım attık. Tekirdağ’da Sayın Valimiz, bizden de öne geçerek adım attı” diyerek konuşmasını özetledi.
Çorlu’da lojistik merkez olarak seçilen bölge Çorlu Havalimanına : 11 km Martaş Limanına (Kuru ve Dökme Yük) : 31 km Akport Limanına (Kuru, Dökme Yük ve Konteyner) : 41 km Asyaport Limanına (yapım aşamasında) : 49 km
|