Anasayfa   İletişim  
Reklam  
-->
   
 
 
   
Google
   
   
    
 
 
 

 
 
 
 
 

Bosna'ya bakmak

KENAN MORTAN - Bosna'ya bakmak
01-11-2005, Dünya Gazetesi

GLOBUS / Kenan Mortan


Bosna-Hersek cografyasi Türk cografyasi midir? Kesinlikle hayir! Türkiye'nin etki sahasi içinde midir? Kesinlikle evet! Çünkü bu cografyada Türkiye'nin etkinligi var. Izmir ilinin sadece 5 kati büyüklügündeki bu 4 milyonluk ülke dünyanin laboratuvar ülkesi durumunda. 1995'te Dayton Antlasmasi ile bir anayasa imzalanmis. Bu antlasmanin 10. yilinda gözüken o ki ekonomik gelecek AB politik gelecek ise ABD ile bütünlesmeyi muhtemel gösteriyor. Tuzla'daki ABD karargahi Berlin'den sonra Avrupa'nin en büyük ABD üssü durumunda. Ülkenin konumu ne olursa olsun, ABD bu üssünü koruyacaga benzer. Buna karsilik ülkenin ekomonik gündemini ise AB belirlemekte. Bunun en güzel kaniti ülkede Euro'nun ülke ulusal parasi mark gibi geçerli olmasi. Tabii bu iki önemli siyasal erk disinda bir de BM'nin atadigi yüksek temsilci var. Bu temsilci ve aralarinda Türkiye'nin de bulundugu Yönlendirme Kurulu ülkenin her türlü siyasi olayinda kontrol kalemi gibi çalisiyor. Bu kontrol kaleminin bakanlari azletme yetkisi bile var. Gördügümüz o ki Bosna-Hersek üstündeki Batili müdahale daha uzun süre devam edecek. Anlasilan en geç 10 yil içerisinde bu ülke AB üyesi `yaptirilacak'. Böyle bir ülkede Ziraat Bank Bosnia ikinci lider durumundayken Türkiye yüzde 1.7'lik payiyla dis ticaretin niye 9.'luguyla yetinir?

. Türkiye Bosna-Hersek dis ticareti düz rakamlara bakarsak güzel bir siçrama gösterdi. Hacim 1997'te 33 milyon dolar iken 2004 sonunda 111 milyon dolar oldu. Hele hele politika yapanlar dis ticaretin arti bakiye verdigini görerek daha da keyiflenebilir. Ama biz is yapmak isteyen DÜNYA okurlarinin ihtiyacini gözeterek bu ülkenin Hirvatistan/Sirbistan/Almanya/Slovenya ile 1 milyar dolarlik dis ticaret hacmine sahip oldugunu söyleyelim. Demek ki, tutari 8 milyon dolar olan elektrikli makine ya da 7 milyon dolar olan makine satarak, Türkiye bir yere varmamis. Oysa varmasi için her türlü politik, fiziki hatta askeri altyapisi var (Zenica'daki Türk taburunun tamamini Ingilizce TOEFL sinavina soksak saniyorum ortalama 650 puani yakalayabilirler). Böylesi bir altyapida, bu güdük rakamlar, hem komik hem de anlamsiz geliyor. Ama Bosna'ya Türkiye askeri ya da edebi bir olay olarak baktigi sürece bu rakamlarin degismesi de mümkün degil. Degistirilmesi için ilgili bakanligin buraya Bagdat Ticaret eski Müsaviri Sevket Ilgaç gibi misyoner gibi çalisan bir ataseyi atamasi gerek. Ama gördügüm mevcutlari ancak `stajyer' gibi çalisiyor.

. Bosna-Hersek'teki tek çikmaz, kuskusuz dis ticaret memurlari degil. Buraya gelen yatirimci ya da tacirin agirlikli bölümünü Mahmutpasa esnafi. Adi üstünde onlar günlük bakar, günlük satar ve günlük yasiyor. Hepsi o kadar. Bunu degistirmek kisa vadede galiba elimizde degil. Ülkenin kisi basina geliri 1000 dolari geçmeyince, beklenen ya da umulan mal Mahmutpasa düzeyini geçmiyor. Ama adini koyalim. En geç 3 yil içinde artik gelecege bakan Bosna-Hersek dünyasi, Mahmutpasa yerine Türkiye'den yeni bir kimlik talebine davetiye çikaracak. Burada önemli olan Türkiye'nin bu davetiyeyi geç almamasi.

. Bürokrasi halen çok agir. Bu agirlik sürecek. Ama bunu bir Sloven ya da Avusturyali bir isadami asiyorsa, ayni özelliklere fazlasiyla sahip Türk isadaminin haydi haydi asmasi gerekmez mi?

. Bosna-Hersek dünyasi, sadece BM ve AB'nin agirligi degil, daha önemlisi ülkelerin büyük rekabetini yansitiyor. Slovenya, Avusturya, Almanya bu ülkede ticaretleriyle de fazlasiyla mevcutlar. Dolayisiyla, bu rekabet gücüne uygun davranis refleksi göstermek gerek. Bu malda kalite, fiyatta uygunluk kadar bu pazarlarda uzun soluklu durmayi gerektiriyor. Oysa Ziraat Bosnia'nin Genel Müdürü Öznur Özenis'in anlamli saptamasiyla, "Yabancilar maraton kosarken, Türkiye'den gelme isadami 100 metreyi hem seviyor hem de çok israrli". Bu uzun soluklu dünyada nefesi yeterli isadamina davetiye var.

. Türkiye kuskusuz iyi örnekleriyle de mevcut. Örneklerin en iyisi politik organizasyon yapisinda yatiyor. TC Büyükelçiligi 2. no'su olan Müstesar Hidayet Eris bize bilgi aktarmak adina 5 saatini paylasabiliyorsa, bu bir ölçüdür. Ayni sey, her türlü bilgi belge ve deneyimi paylasan Türk Birligi için de geçerli. Böyle bir altyapida Türk is dünyasinin gerekeni görüp, atak yapmasi kendi elinde.

. Zerbank Bosna'nin varligi, Türkiye'nin neler becerip beceremeyeceginin güzel kaniti. 1997'den bu yana kesintisiz varligiyla, Ziraat Bankasi Bosna bilgi birikiminin önemini anlatiyor. Bu ülkede yarattigi kredi karti dolanimi, 6 sube yayginligi ve 30 milyon BM'ye ulasan kredi varligiyla bu banka hem Türk isadamina `hosgeldiniz' diyor, hem de devlet bankaciliginin bile is yapabilecegini anlatiyor.

Türkiye derken, iyi örnegi aktarmasak eksik olur. Ziraat Bankasi Bosnia sorumlusu Öznur Bey bize israrla bir özellestirme deneyini ögrenmemizi salik verdi. Önerdigi, Kastamonu Entegre AS'nin Magaj'daki Natron özellestirmesi oldu. Gecenin ilerleyen vaktinde Hayat-Natron isletmesinin yetkilisi y. müh. Ali Aykaç'la birlikte olduk. Yasamda misyoner anlatilmasi gerekiyorsa, Ali Bey ideal örnek. ITÜ Kimya Mühendisligi mezunu olup, Türkiye'de uzun yillar genel müdürlük yaptiktan sonra bu tesisin 1 Mayis'taki devir teslimini gerçeklestirmis. Tesisi `entegre kagit' olarak özetleyelim. 1000 dönümde 750 çalisan, tesisi bize fazlasiyla anlatiyor. Tesisin özellestirilmesindeki bize dönük anlami hammaddeyle ilgili. Zamanindaki bir hükümle, 1956'da kurulan fabrikanin ülkenin toplam ham maddesini 100 yil için kullanma hakkina sahip. Iste bu hak simdi bir Türk sirketi olan Hayat Grubu'na ait. Ama kimse bunu bir sirket becerisi olarak görmesin. Nitekim tesis, Avusturyalilar'a tam devredilirken Bosna makamlari duralamislar ve bir Türk sirketine devrine karar vermisler. Bu Bosna'daki Türkiye varliginin hem önemini hem de anlamini bize anlatmakta. Ayni olgu Mostar Köprüsü'nü yeniden yapan Er-Bu adli sirket için de geçerli olmus. O anlamli köprüyü yaptiktan sonra yeni isler almis. Bosna is dünyasi Türkiye'yi bekliyor. Ötesini söylemek bence anlamsiz...

HAFTANIN NOTU: Balkan ülke yazilari üzerine arayan bir isadami bu yarimadadaki bürokrasinin biktiriciligina dikkati çekti. Bu bölgedeki büyük potansiyeli anlatirken "Türk'ün atesle imtihanina "biraz daha dikkati çekmeliyim. Bunu Balkan ülke gözlemleri sonrasina birakiyorum. Bu arada geçen hafta arkeolog Tahsin Özgüç hocayi sonsuzluga ugurladik. Kayseri Kültepe kazilarini 50 yili askin süre yöneten Özgüç hocaya, Kayseri'nin "gecikmis" bir vefa borcu var.

 

 
Nutuk (Sesli ve Görsel)
 
Etkinlik Takvimi
Kasım , 2024
PzrPztSalÇrşPrşCumCts
1 2
3 4 5 6 7 8 9
10 11 12 13 14 15 16
17 18 19 20 21 22 23
24 25 26 27 28 29 30
 
 
 
 
 
Copyright Aralık 2002 © balkanpazar.org
tasarım ve uygulama Artgrafi.net