Marmara'da 2008 yazı
Seyahat 18 Ağustos 2008 Hürriyet Marmara'da 2008 yazı
Ayten SERİN - Erdoğan PAÇİN (DHA)
Marmara bölgesinin temiz sahilleri gittikçe azalıyor. 1980’lere kadar çok popüler olan İstanbul - Tekirdağ sahil şeridinin büyük bölümünde bugün kirlenme gözle görülebilir düzeyde. Marmara Denizi’nin Çanakkale’ye yakın bölümleri nispeten temiz. Avşa, Marmara adaları en gözde tatil mekanları. Marmara’nın güney kıyılarında ise Kapıdağ Yarımadası ile Armutlu - Çınarcık arasındaki sahiller doğallığını koruyor. Ancak Trakya’nın Karadeniz kıyılarında çok daha cazip alternatifler mevcut.
DENİZ - PLAJLAR
Mavi bayraklar Armutlu ve Şarköy’de, huzurlu koylar Marmara Adası’nda
Marmara Denizi’nin kuzey kıyısında, İstanbul’dan çıkıp Çanakkale’ye doğru ilerlerken denize girilebilecek sahiller Marmara Ereğlisi, Çorlu Plajı, Tekirdağ merkezine yakın koylar Barbaros, Kumbağ, Mürefte, Şarköy ve Gelibolu’da. Tekirdağ’a kadar sahil boyunca göz alabildiğinde yazlık siteler uzansa da denizdeki kirlilik gözle görülebilir düzeyde. Marmara’nın iki mavi bayraklı plajından biri Tekirdağ’da: Şarköy Belediye Plajı. Şarköy’ün 60 kilometre uzunluğundaki sahillerinde birçok plaj, otel, kamping bulunuyor. Haftanın belirli günlerinde Şarköy’den Avşa, Marmara Adası ve diğer turistik mekanlara motor gezileri düzenleniyor.
Mürefte eski ahşap konakları, yazlıkları, kumsalları, temiz denizi, bağları, şaraphaneleriyle gözde bir tatil mekanı. Yazlıklar dışında konaklama yeri yok, konaklama için Şarköy’ü seçmelisiniz.
Gelibolu’da birçok plaj var, ancak bunlar turizme açılmamış. Şezlong, duş, tuvalet gibi donanımları Eğritaş ve Hamzakoy plajlarında bulabilirsiniz. Hamzakoy ve Gelibolu’nun merkezinde otel, Eğritaş’ta ise pansiyon ya da günübirlik kiralanan yazlıklarda konaklayabilirsiniz.
Avşa Adası, merkezindeki beş kilometre uzunduğundaki plajıyla yaz aylarında temiz deniz arayanların gözdesi. Sığ ve kum olan deniz, akvaryum kadar berrak. Sessizliği tercih edenlerin seçimi ada merkezinin dışındaki Altınkum, Çınar ve Tavşanlı koyları.
MÜTEVAZI TATİLİN ADRESİ MARMARA ADASI
Ekinlik Adası, temiz deniz arayanların bir başka kaçış noktası. 280 hanenin yer aldığı adada, Recep Tayyip Erdoğan, Necmettin Erbakan gibi muhafazakar kesimin tanınmış politikacıları tatil yapıyor. Yaz sezonunda 750, kışın 40 kişinin yaşadığı adada sadece bir kafeterya ve üç kahvehane bulunuyor.
Marmara Adası, Avşa’nın aksine sakin ve mütevazı bir tatil mekanı. Sahilleri çoğunlukla zeytinlikler, bağlar, yüksek kesimleri kızılçam ve güneyi makilerle kaplı. Merkeze bağlı dört köyünden Çınarlı, turizm sezonunu en canlı geçiren bölge. Bir zamanlar pekmez ve şarabıyla ünlüydü, artık bunlar tarih oldu, balıkçılık ve pansiyonculuk başlıca geçim kaynağı. Sahili kum, aniden derinleşmiyor. Ada merkezine beş kilometre uzaklıktaki Gündoğdu Köyü’nde yeşil doğa örtüsü diriliğini ve güzelliğini hála korumakta. Köyde birçok pansiyon bulunuyor. Adanın güneydoğu sahilindeki Topağaç’ın halkı Balkan göçmenleri. Köy geniş bir ovaya kurulmuş ve verimli topraklara sahip. Topağaç, adanın sebze ambarı. Marmara Adası’nın kuzeyindeki Saraylar Köyü’nün, zengin mermer yataklarından çıkartılıp işlenen mermerlerin nakledilmesi için oldukça büyük bir limanı var. Denizi çakıl ve kum, suyu berrak.
Marmara Adası’nın güneyindeki Paşalimanı, yüzölçüm açısından bölgenin ikinci büyük adası. Erdek’ten gezi motoru ve İDO’ya ait arabalı vapurla 75 dakikada ulaşılıyor. Poyrazlı, Harmanlı, Balıklı ve Tuzla isimli köylerinde sessiz ve sakin bir atmosferde tatil yapmak mümkün. Denizi temiz, verimli topraklarında pek çok sebze ve meyve yetiştiriliyor. En gözde plajı, Poyrazlı’da. Sığ plaj çocuklu aileler ve yüzme bilmeyenler için ideal. 60 metre açığa kadar, derinlik 1 metreyi geçmiyor. Teller Plajı, İncirvari ve Harmanlı Plajları da sığ ve kum.
MUHAFAZAKAR KESİMİN GÖZDE SAHİLLERİ
Marmara Denizi’nin diğer mavi bayraklı plajı, güney kıyısındaki Armutlu’da: İhlas Tatil Köyü. Sahili kumsal. Özelliği kadın ve erkeklerin denize ayrı plajlarda girmesi. Samanlı Dağları’nın eteğindeki geçmişin zeytincilik ve balıkçılıkla geçinen köyleri şimdilerde hızla yapılaşıyor, muhafazakar kesimin tatil mekanına dönüşüyor. Armutlu gibi, asırlık kestane ağaçlarının arasından geçen virajlı 20 kilometrelik bir dağ yoluyla ulaşılan Esenköy de İstanbullu muhafazakarların tatil mekanı. Sahilindeki haşemalı yüzücülerin sayısı hızla artıyor. 1960’ların gözde tatil mekanı Çınarcık ise hızlı yapılaşma, aşırı kalabalık nedeniyle özelliğini yitirdi.
İstanbul’un en temiz, bakir sahilleri Trakya kıyısında. Karaburun Çatalca’ya bağlı. Terkos Gölü’nden, bugünkü adıyla Durusu’dan 10 kilometre uzaklıkta. Karadeniz’in tuz oranı düşük suyu, cildi, gözü yakmıyor. Kilometrelerce uzunluktaki sahili kum, ancak poyraz estiğinde Karadeniz’in azgın dalgalarıyla karşı karşıyasınız. Buradan biraz daha kuzeye ilerlediğinizde Karacaköy ve Ormanlı köylerinin plajı var. Ormanlı’nın dört kilometre dışındaki plaj kumlu ve çakıllı geniş bir sahile sahip. Hafta sonlarında sahil, mangal yapmaya gelenlerle doluyor. Buraya çadır kurulabilir, tuvalet var. Deniz sert rüzgar alıyor, bu nedenle her mevsim dalgalı.
Yalıköy, Karadeniz kıyısında kurulmuş eski bir Rum köyü. Geçen yüzyılın başında Balkan Türkleri yerleşmiş. Bugün köyün sabit nüfusu 2 bin 500. İnce kumlu, uzun bir doğal plaja sahip. Sahilde bir de moteli var.
ORMANLARIN ARASINDAKİ GÖZALICI KUMSALLAR
Yalıköy merkezinden Kıyıköy’e uzanan toprak yoldan 13 kilometre ilerlediğinizde Çilingoz’a varıyorsunuz. Çarpıcı coğrafyasında deniz, göl, orman buluşuyor. Koyun iki başında sanat eseri sayılabilecek kayalar yükseliyor. Yalıköy tarafındakilerde çok sayıda deniz mağarası var. Kıyıdan yürüyerek ulaşılan "Akvaryum" mevkii denizin rüzgárla elele verip nakış gibi işlediği bir güzelliğe sahip. Sırtını Istranca Ormanları’na dayayan Çilingoz’da, Milli Parklar sahasına giriş için ücret ödeniyor. Duş ve tuvaletlerin bulunduğu kamp alanında çadır kurmak, yataklı çadır kiralamak mümkün. Jandarma güvenliği sağlıyor. Kamp işletmesinin cankurtaran botu sürekli denizde dolaşarak tedbir alıyor. Akşam saatlerinde sivrisineklere karşı önlem almak gerekiyor.
Karadeniz kıyısındaki Çamlıkoy (Kastro), uzun ve geniş kumsallı bir plaj. Çerkezköy ve Saray üzerinden geçilerek gidiliyor. Orman Bakanlığı’nca işletilen koyda, Istıranca ormanları ve Karadeniz’in güzellikleri bir arada. Nehir kenarında mesire yerleri var. Deniz temiz ama Karadeniz’in dalgalı yapısı burada da kendini gösteriyor. Ağaçların altında çadır kurulabiliyor. Küçük bir bakkal ve büyük sayılabilecek bir restoranı var. Her yıl özellikle alkollü denize girenler yüzünden çok sayıda boğulma olayı görülüyor, denizde çok dikkatli olmak gerekiyor.
İstanbul’a karayoluyla 165 kilometre uzaklıktaki Kıyıköy’e, Saray ilçesinden virajlı, ancak doğası çok güzel bir yoldan ulaşılıyor. İki ırmak arasında kalan balıkçı köyü Kırklareli’ne bağlı. İstanbullu doğa yürüyüşü müdavimlerinin mekanı. Pabuç ve Kazan derelerinin arasında yüksek bir tepeye kurulan Kıyıköy’ün müthiş bir manzarası var. Köye Bizans kalıntılarından geçilerek giriliyor. Tepeden kıvrılarak inen otoyol, kumsala kadar ulaşıyor. Geniş kumsalı bu kıyıdaki diğer plajlar gibi sahil boyunca uzanmıyor, futbol sahası gibi dikdörtgen. Denizi poyrazda dalgalı. Kumsalın hemen arkasındaki derede tekne ya da deniz bisikleti kiralayanlar var.
İğneada’da göreceğiniz kumsal uçsuz bucaksız, bakir. Her adımda binlerce midye kabuğuna basıyorsunuz. İğneada’da ağaçların altındaki kamp yerinin çıkışında dünyanın sayılı subasar ormanlarından İğneada Longozu başlıyor. İğneada plajı gerçek bir doğa cenneti. Bölgede birçok pansiyon bulunuyor.
Şarköy, Marmara ve Paşalimanı adası, Armutlu - Esenköy arasındaki Bozburun bölgesi, Kıyıköy civarındaki kayalık bölgeler dalış ve zıpkınla avcılık için uygun alanlar. Tekirdağ sahili ve Marmara Adası’nda rüzgar sörfü yapılabiliyor. Yamaç paraşütü için ideal mekan ise Uçmakdere ve Yeniköy arasında. 600 metrelik tepeden yükselen paraşütler Ayvasıl sahiline iniyor. Uçuş, 10 ila 60 dakika arasında sürüyor.
EĞLENCE
Tanz Disko’da aynı anda beş bin kişi eğlenebiliyor
Marmara Ereğlisi’nin 30 kilometreye yakın sahil şeridinde birçok bar ve diskotek var. Ancak eğlencenin gerçek merkezi Avşa Adası. Bodrum’daki Halikarnas Disko’dan sonra Türkiye’nin en büyük diskosu olan Tanz bu yıl 25’inci yaşını kutluyor. Gelişkin ışık ve ses sistemleriyle donatılan diskoda, özel şovlar düzenleniyor. Aynı anda beş bin kişi eğlenebiliyor. 22.00 - 24.00 arasında mekana giriş ücretsiz. Alkol limitini aşan kişilere içki servisi yapılmıyor, oteline dönemeyecek durumdaysa müessese tarafından ödenen taksiyle oteline gönderiliyor.
Marmara Adası’nda, renkli gecelerin yaşandığı Babazula Şarap Evi’nde Yunan müziği dinleyebilir, adanın şaraplarını tadabilirsiniz. İsteyen dans edebiliyor. Disko türü bir mekan arıyorsanız, adanın merkezinde, deniz otobüslerinin yanaştığı iskele yakınlarındaki Sunlight Otel’e uğrayın. Gece otelin barı popüler müzikler eşliğinde dans mekanına dönüşüyor.
LEZZETLER
Avşa Kebabı’nı Yavuz Usta’da peynir tatlısını Gelibolu’da tadın
Tekirdağ’ın köftesi, Marmara Ereğlisi’nin balıkları meşhur. Köfte için şehir merkezine girin, sadece köftecilik yapanları tercih edin. Peynir helvasını tatmayı unutmayın. Tekir, uskumru, levrek, sardalya, fener, mezgit, dil gibi balıkları bu mevsimde Marmara Ereğlisi’nin sahildeki beş lokantasında doyasıya yiyebilirsiniz. Kalamar, midye tava ve deniz ürünü çorbalarını deneyebilirsiniz.
Şarköy ve Mürefte’de şimdi üzüm zamanı. Restoranlarında deniz ürünleriyle birlikte, mutlaka yörenin şarabını tadın. Gelibolu’da ise özellikle sardalya yemelisiniz. Şu sıralar av yasağından dolayı fiyatlar arttı. Tüm balık restoranlarında her çeşit deniz ürününü gönül rahatlığıyla yiyebilirsiniz. Gelibolu’nun sardalya konservesi meşhur. Has peynir helvasını da deneyin.
Avşa’da balığın adresi Cemal Yanardağ’ın 48 yıllık Yarar Balık Restoran’ı. Mezeler ailenin ürettiği zeytinyağıyla yapılıyor. Deniz börülcesi, ahtapot salatası ya da kavurma, kalamar ızgara, iskorpitten balık kokoreç tavsiye edilen mezeler. Kamulaştırma nedeniyle alanı daralan restorandaki masa sayısı bu yıl 40’tan 10’a indi. Ajda Pekkan’dan Nefise Karatay’a kadar birçok ünlünün uğradığı restoranın fiyatları şaşırtıcı. Balık, meze ve alkol dahil ortalama kişi başına hesap 30-35 YTL civarında. Adanın en meşhur esnaf lokantası, Yavuz Lokmacı’nın Çınar Meydanı’ndaki 36 yıllık Yavuz Restoran’ı. Özel Avşa Kebabı’yla tanınan Yavuz Usta, istek üzerine mönünün dışında çivileme, fırında oğlak çayırlı yapıyor. Aynı anda 80 kişiyi ağırlayabiliyor. Dört kişilik bir ailenin ödeyeceği hesap 40 YTL civarında.
Avşa’yı kuşbakışı görme imkanına sahip olan Seyir Tepe Restorant, lezzet arayanlara damak tadına hitap eden mönüsüyle hizmet verirken göz zevkine de tercüman oluyor. Avşa Çorbası, Radika, Avşa Kebabı, gibi özel yemekleri yiyip mevsim balıklarını tadan tatilciler, adayı hem gündüz hem de gece yüksek bir tepeden izlemenin, müzik eşliğinde yemek yemenin tadını çıkarıyor. Seyir Tepe’ye dört kişilik bir ailenin, balık, alkol ve mezeler için ödeyeceği fiyat 120 YTL civarında.
AVŞA ADASI’NIN ŞARABI AYNI YIL İKİ ÖDÜL ALDI
Avşa’ya yolunuz düşerse Büyülübağ Şarap Fabrikası’na uğrayın, bağlarında yetişen cabernet sauvignon, merlot ve chardonnay üzümleriyle yapılan şarapları tadın. Avşa’nın özel adakarası üzümü de şarap yapımında kullanılıyor. Büyülübağ’ın cabernet sauvignon’u 2005’te Birinci İstanbul Ulusal Şarap Yarışması’nda birinciliği elde etti, aynı yıl Fransa’daki bir yarışmada gümüş madalya aldı.
Marmara Adası’ndaki Birol Restoran 1983’ten bu yana faaliyette. Yerel lezzetlerde peynirli patlıcanı meşhur. Hardalotu, ebegümeci, şevketibostandan yemekler, sütotu, hindibağdan salatalar yapılıyor. Balık, deniz ürünleri ve meze mönüsünde de iddialı. Dört kişilik bir ailenin ödeyeceği ortalama hesap 100 YTL civarında.
Paşalimanı Adası’nda, manken Şenol İpek’in iki yıldır işlettiği Moon House Restoran taze balık çeşitlerinin yanı sıra pavurya, istakoz, karides gibi deniz ürünlerini sunuyor. Akşamları restoranın topluluğunca yapılan müzik eşliğinde, deniz kıyısında yenen yemeğin kişi başına bedeli yaklaşık 25 YTL.
Karadeniz kıyısında taze balık, lezzetli et çeşitleri sunan birçok restoran var. Karaburun sahilindeki salaş balıkçılarda mevsim balıklarını, Ormanlı köyünün plajındaki kafenin köftesini tatmanızı öneririz. Yalıköy’de içkili ve içkisiz lokantaları var. Çilingoz kamp alanındaki restoranda ızgara et çeşitlerini tadabilirsiniz. Kıyıköy’deki restoranlar arasında taze balıkları, güzel manzarasıyla Deniz Feneri öne çıkıyor. Balık cenneti İğneada’nın uygun fiyatlara hizmet veren restoranları belediye binasının yanında. Kırlangıç buğulamayı tavsiye ederiz. Çerkezköy üzerinden Kıyıköy’e giderken geçtiğiniz köy yollarında alabalık çiftlikleri göreceksiniz. Kiremitte alabalık yiyebilir canlı balık da satın alabilirsiniz. Bu köyler süt ürünleriyle de meşhur. Manda yoğurdunu mutlaka tadın. İğneada’nın balı orman çiçeklerinden. Rastlarsanız, almadan dönmeyin.
|