YENİ ALBÜM/STELIOS KAZANTZITIS      
Perşembe, 17 Temmuz 2008  

48 yıl sonra Kazantzidis’den (kazancidis) Gecikmiş Türkçe Bir merhaba.Tüm zamanların en iyi Yunan halk sanatçısı,Hiçbir halk sanatçısı O’nun kadar sevilmedi,O bir Türk dostuydu,O Türkçe söylediği şarkılarıyla Zeki Müren’i ilk ağlatan sanatçıydı,O Hamiyet Yüceses’ten sonra Makber’i albümünde yorumlayan ilk sanatçıydı,O Hiç unutulmadı...
2001 yılında kaybettiğimiz tüm zamanların en sevilen Yunan halk şarkıcısı Stelios Kazantzidis’den gecikmiş bir merhaba…

1960’larda,Yunanistan’da çıkarmış olduğu Türkçe şarkılardan oluşan albümü 48 yıl gibi uzun bir aradan sonra JET Müzik etiketiyle müzik marketlerde yerini buluyor.

Ülkesinde çok sevilen sanatçı gerçek bir Türk dostuydu.Yaşadığı zamanlarda sıkça bu sevgisini dile getiren sanatçı,Ülkemizde verdiği konserlerin birinde,insanın içini titreten sesiyle yorumladığı Türkçe şarkılarla Zeki Müren’i bile ağlatıp kendine hayran bırakmıştı.

Hamiyet Yüceses’ten sonra hiçbir sanatçının cesaret edip repertuarına alamadığı ‘Makber’i o yıllarda canlı kaydedilmiş bu albüme koydu.Kazantzidis gerçek bir Türk dostu olduğunu 48 yıl önce çıkardığı bu albümde öylesine hissettiriyor ki,Ege’den İç Anadolu’ya,İç Anadolu’dan Karadeniz’e,Karadeniz’den Trakya’ya ait Türk Mozağını anlatan şarkılara yer veriyor.

Bunaltan bu yaz akşamlarında içimizi titreten bir yel esintisi gibi gelecek bu albüm bizlere…Sadece dinlemek yeterli,özellikle Yunanistanlı bir sanatçıdan bu Türk nağmelerini dinlemek bile bizi etkileyecek.Kazantzidis albüm çıkışından 48 yıl,ölümünden 7 yıl sonra ülkemizde yayınlanan bu albümüyle bizim kültürümüze böylesine değer veren bir sanatçı olarak bizlerinde saygı ve sevgisini fazlasıyla hak ediyor.

1942’de Stelios 11 yaşındayken babası ailesini de yanına alıp Bulgaristan sınırına yakın,Platanakia isimli bir köye akrabalarının yanına gider.Orada 2. Dünya savaşında Alman’lara karşı yiyecek içecek sağlayan bir kuruluşun başına geçen babasını Stelios’un söylediğine göre Alman hafiyelere ispiyonlamışlar ve öldüresiye dövmüşlerdi.Annesi,kardeşi ve onu da işkencelere maruz bırakan Almanlardan kurtulur kurtulmaz aile binbir güçlükle Selanik’e kaçar ve oradan da Stelios’un doğduğu doğduğu yere gemiyle geri dönerler.

1945’lerin başında babasının sol görüşleri sebebiyle Stelios’u 3 gün boyunca emniyette tutup işkence yaparlar.Babası tehlikeli bir komünist olarak değerlendirildiğinden tekrar tutuklanıp dövülür.Babasını bir işkence sırasında,1946yılında kaybeden Stelios ailesine bakabilmek için çalışmaya başlar.Atina’da kestane,su,sigara satar.Eve dönüş için bilet parası vermemek için geceleri banklarda uyur.Daha sonra çeşitli fabrikalarda işçi olarak çalışmaya başlar.Bir gün fabrikada çalışırken şarkı söylemeye başlayan Stelious’un sesini duyan işçibaşı sesini çok beğenir ve ona bir gitar hediye eder.