Davutoğlu'ndan Balkan açılımı
Davutoğlu'ndan Balkan açılımı 28 Temmuz 2009 Salı 08:33
Beş günlük Balkan gezisini tamamlayan Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Ortadoğu"ya yönelik açılımın bir benzerinin Balkanlar"da gerçekleşeceği mesajını verdi. The Economist dergisine de konu olan Davutoğlu"nun gezisinde, Sırbistan"a yönelik kapsayıcı yaklaşım öne çıktı.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu"nun Sırbistan ve Karadağ"ı kapsayan beş günlük gezisinde, Balkanlar"a ve özellikle Sırbistan"a yönelik “kapsayıcı yaklaşım” öne çıktı.
Önceki gün sona eren gezide beklentilerin aksine Müslüman azınlığa değil, Sırbistan"a dönük bir kapsama iradesi öne çıkarken, The Economist dergisi Davutoğlu öncülüğündeki “faal” Türk dış politikasını dosya yaptı.
Sırbistan"la “stratejik işbirliği” Davutoğlu"nun gezisindeki ilk durak olan ve halen emperyalizmin bölgedeki en önemli direnç odağı olan Sırbistan"da, ülkeye yönelik “güçlü işbirliği” mesajı öne çıktı. İki ülke dışişleri bakanları tarafından yapılan ortak açıklamada Sırp tarafı “stratejik ortaklığı” telaffuz ederken, Türk tarafı Ortadoğu ve Kuzey Afrika örneklerinde olduğu gibi ticaret anlaşmaları ve altyapı yatırımları ekseninde bir yakınlaşma öngördüğünü belirterek stratejik ortaklıktan yana olduğunu ortaya koydu.
Türkiye"nin Sırbistan"a özellikle altyapı alanında kaydadeğer yatırımlar yaptığını vurgulayan Davutoğlu, “İkili ilişkiler düşünüldüğünde diyebilirim ki, iki ülke arasında hiçbir siyasi ayrılık ya da görüş farklılığı yoktur; ilişkilerimizi stratejik ortaklığa taşımak konusunda güçlü bir siyasi irade vardır” diye konuştu.
Davutoğlu, Kosova"ya ilişkin görüş ayrılıklarının iki ülke arasında sorun olup olmadığına ilişkin bir soruyu da “en iyi arkadaşlar arasında bile görüş ayrılıkları” olur diyerek “geniş” biçimde yanıtladı.
Sırbistan Dışişleri Bakanı Vuk Jeremic ise, Kosova başlığında “Kosova"nın bölünmesinden yana değiliz” diyerek Türkiye"ye üstü kapalı bir jestte bulundu. Türkiye"nin tüm Avrupa"ya ait olduğunu söyleyen Jeremic, tüm Balkanlar"ın Avrupa Birliği"ne üye olmasını umduklarını söyledi.
“Sancak şov”un hedefi Sırbistan Sırbistan içinde kalan en önemli Müslüman yerleşim bölgesi Sancak"a da ilişkin olarak da “iki ülke arasındaki dostluk köprüsüdür” yorumunda bulundu.
Hatırlanacağı gibi Davutoğlu"nun gezisi sırasında gerçekleştirdiği Sancak ziyareti, adeta “Sancak şov”a dönüşmüş; gezi, “Sancak"a 100 yıl aradan sonra ilk kez bir Türk bakanı geldi” biçiminde basında yer bulmuştu. Davutoğlu, bölgenin “küs” olan iki Müslüman milletvekilini de “barıştırarak” şovunu taçlandırmıştı.
Davutoğlu"nun Sancak"ı ayrı bir antite olarak değil, Sırbistan"la dostluğun bir aracısı olarak tanımlaması, Sancak"ta sergilenen performansın esas olarak Sırbistan"la yakınlaşmayı amaçladığı yorumlarına neden oldu.
Davutoğlu, gezinin ardından yaptığı açıklamada “Bu tür kültürel zenginlikler demokratik iki ülke arasında işbirliği zemini oluşturuyor. Ben Sancak"ı ziyaret ediyorum. Bana, Sırp meslektaşım eşlik ediyor. Sırbistan"daki Müslümanlar, iki ülke arasında ayrılığın değil, birlikteliğin köprüsü oluyorlar” diye konuştu.
Davutoğlu sonuçtan memnun Davutoğlu, Sırbistan gezisinin ardından basına yaptığı açıklamada Sırbistan yönetiminde başta Cumhurbaşkanı Boris Tadiç olmak üzere çok ciddi bir anlayış birliği gördüklerini, bundan da memnun olduklarını söyledi.
Ortadoğu"ya yönelik açılımlarının Sırbistan"da da alıcı bulacağını ima eden Davutoğlu, “[Sırbistan yönetimini kastederek] Onlar da Türkiye"nin diğer ülkelere yaptığı yatırımların benzerlerini Sırbistan"da görmek istediklerini söylediler. Ve özellikle de Sancak"ta çok büyük projeler teklif ettiler. Türkiye bu tür olumlu açılımlara her zaman olumlu cevap vermiştir” diye konuştu.
“Balkanlar"ın tümüne, halkların hepsine, ayrı ayrı” “Balkanlar"a karşı tarihsel sorumluluğumuz” var diyerek her zamanki gibi Osmanlı"ya göndermede bulunan Davutoğlu, sorumluluğun yalnızca Müslümanlara karşı değil Sırplara karşı da olduğunu dikkat çekici bir şekilde vurguladı. Davutoğlu, Türkiye"nin sorumluluğunun “bu bölgelere, Balkanların tümüne, burada yaşayan halkların hepsine ayrı ayrı” olduğunu söyledi.
The Economist"ten Davutoğlu"na “takdir” Son sayısında Davutoğlu"yla yayınlanmış bir söyleşiyi yayınlayan The Economist dergisi, Davutoğlu için “Türkiye"nin akıllı dışişleri bakanı, her yerde hassas diplomasi izlemeyi hedefliyor” ifadesini kullandı.
Davutoğlu"nun yaklaşımının, komşuları ile “sıfır problem” ve “stratejik derinlik” temellerine dayandığını kaydeden dergi, bu politikanın, da özellikle Balkanlar, Güney Kafkaslar ve Ortadoğu"daki komşuları arasında bir “Türk siyasi, ekonomik ve kültürel etkinlik bölgesi”ni öngördüğünü yazdı.
Dergi ayrıca “Sayın Davutoğlu, tüm Iraklı grupların Ocak 2010"daki seçimlere katılmasını sağlamak için yine lobicilik yapıyor” diyerek Türkiye"nin Irak siyasetindeki rolünü ortaya koydu.
“Ruhban Okulu gündeme gelecek” The Economist Davutoğlu"nun Heybeliada Ruhban Okulunun “yakında” açılması konusunda umutlu olduğunu da kaydederken, aynı yorum Akşam gazetesi yazarlarından Deniz Ülke Arıboğan tarafından tekrarlandı.
Gezi üzerine “Davutoğlu"nun Balkan seferi” başlıklı bir yazı kaleme alan Arıboğan, “Eğer açılım Ortodoks dünyasını da kapsayacaksa, Ruhban okulu ve Patrikhane meselesinin de yeniden gündeme gelmesi kaçınılmaz” yorumunda bulundu. http://www.hurhaber.com/news_detail.php?id=214439
|